Adalet Partisi onun devamı olan Doğru Yol Partisi ve Anavatan-Doğru-Yol Partilerinin birleşmesiyle kurulan Demokrat Parti merkez sağı bünyesinde toplayamadı…
Demokrat Parti’den gidenlerin bir kısmı AK, İYİ ve CHP’ye üye oldular…
Her ne kadar “Muhafazakâr merkez sağ” parti gibi görünse de AK Parti merkez sağa yakın seçmenleri tam olarak bünyesine katamadı…
Bu nedenle Türkiye’de merkez sağ seçmeni bünyesine toplayacak partiye ihtiyaç var…
Her ne kadar AK Parti’den istifa ederek Gelecek Partisini kuran Ahmet Davutoğlu ile DEVA Partisini Türk siyasi hayata geçiren Ahmet Davutoğlu, AK Parti’nin tabanını bölemediler ve merkez sağ seçmeni toplayamadılar…
Ümit Özdağ ise Zafer Partisi’ni kurarak özellikle MHP’yi bölerek merkez sağ seçmenini de bünyesine alarak merkeze yakın parti olmayı hedefliyordu…
Merkez sağ seçmeni Zafer Partisi’ne de girmedi…
Son olarak İYİ Parti’den istifa ederek Anahtar Parti’yi kuran Yavuz Ağıralioğlu, son yapılan anket sonuçlarına baktığımda Zafer Partisi ile yıldızı yükselen partiler arasına girmeyi başardı…
* * *
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener genel başkanlıktan istifasından sonra İYİ Parti’de siyaset yapmayı tercih etmeyenler de istifa ederek kendilerine en yakın lider olarak gördükleri Yavuz Ağıralioğlu’nun partisine gittiler…
Akşener’in İYİ Parti’yi kurmasıyla MHP ve Demokrat Parti’den istifa ederek İYİ Parti’ye gidenler Yavuz Ağıralioğlu’nun ANAHTAR Parti’yi kurmasıyla yelkenlerini ANAHTAR Parti’ye cevirmişler…
“Nereden anlıyorsun?” diye soranlar olabilir…
Son aylarda yapılan tüm anketlere göz attığımda İYİ Parti’de düşüş, yeni kurulmuş olmasına rağmen ANAHTAR Parti’de dikkat çeken oy oranı…
Bence 2026’da olası erken seçimde Zafer Partisi ile ANAHTAR Parti’nin birçok kimsenin tahmin etmediği oyları alabilirler…
“Anahtar Parti, kimsenin
yedek planı değil”
Hemen hemen ayrım yapmadan tüm siyasi partilerin özellikle genel başkanlarının yaptıkları açıklamaları internetten okuyorum…
ANAHTAR Parti Genel Başkanı Yavuz Ağıralioğlu, az konuşuyor ama konuştuğunda ses getiriyor…
Geçtiğimiz günlerde okuduğum açıklamasında şunu söylemişti:
“AHAHTAR Parti, kimsenin yedek planı değil, milletimizin asıl tercihidir.”
Bu çok anlamlı bir söz…
Ağıralioğlu, ittifaklar konusundaki duruşunu açık ve kararlı bir dille ortaya koymuş. “Partimizin rotası nettir. Anahtar Parti, hiçbir siyasi partinin ‘B planı’ değildir. Kimsenin ‘B planı’ olmayız; Türk milletinin A planıyız.”
Bu çok iddialı söz…
Önümüzde henüz bir seçim yok…
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Cumhur İttifakı’nın en önemli ittifak ortağı MHP’nin Genel Başkanı Devlet Bahçeli, anlaşıp ‘2026’nın sonbaharında seçim var’ deseler ittifaklara sıcak bakmayan Yavuz Ağıralioğlu, olası gelen ‘ittifak’ tekliflerine ‘hayır mı’, yoksa ‘bugünkü seçim sistemi partileri ittifaka zorluyor’ mu diyecek bekleyip göreceğiz…
“kendimizi “sağ” ya da “sol” gibi
klasik kalıplarla tanımlamıyoruz”
ANAHTAR Parti Eskişehir İl Başkanı Çağlar Ölce’nin geçtiğimiz hafta Genel Başkanları Yavuz Ağıralioğlu’nun geçmişte okumuş olduğum sözlerine benzer bir açıklamasını okudum…
İşte o söz:
“Kurucu liderimiz Sn. Ağıralioğlu’nun da vurguladığı gibi, biz kendimizi ‘sağ’ ya da ‘sol’ gibi klasik kalıplarla tanımlamıyoruz. Biz, merkezine sadece milleti alan bir siyasi hareketiz. Amacımız, var olan yapılarla birleşmek değil; halktan gelen yeni bir sesi, kendi kimliğiyle, kendi programıyla, kendi vicdanıyla yükseltmektir.”
Sayın Ölce’yi bu sözlerinden dolayı kutluyorum…
Artık Türkiye’de ‘sağ’ ‘sol’ kutuplaşması kalmadı…
Özellikle de siyasi partilerde…
Bugün baktığımızda kendisini ‘sağ’ parti olarak tanımlayan partilerde geçmişte CHP veya marjinal sol partilerde siyaset yapmış kişileri görebiliyoruz…
Veya sol partilerde özellikle de CHP’nin içerisinde geçmişte aşırı sağ parti üyeliği yapmış kişileri de görmek mümkün…
Bu nedenle kendilerini ‘sağ’ veya ‘sol’ parti olarak tanımlayan partiler artık kalmadı…
Seçmen bilinçlendi…
Geçmişte, “dedemim, babamın” partisi diye peşinden koştukları partilerde siyaset yapmayı bırakıp kendi kafa yapısına, görüşüne, ideallerine en yakın gördükleri parti çatısı altında siyaset yapıyorlar…
Doğrusu da bu…
ANAHTAR PARTİ NASIL TANIMLANIYOR?
ANAHTAR Parti’sinin Genel Başkanı Yavuz Ağıralioğlu, Büyük Birlik Partisi’nin kurucusu ve Genel Başkanı rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu’nun en yakın çalışma arkadaşlarından biriydi...
Bu nedenle MHP kökenli diyenlerde var…
Ama Ağıralioğlu, partisini şöyle tanımlıyor:
“Anahtar Parti, klasik sağ-sol ezberlerini, kutuplaştırıcı ideolojik kamplaşmaları ve çıkar eksenli siyasal pazarlıkları reddeder. Biz, bu topraklarda yeniden ‘vicdanlı, adil, liyakatli ve çözüm odaklı’ bir siyaset inşa etmenin mümkün olduğunu göstermek için yola çıktık. Bu rehber, bu iddianın temel taşlarını açıklamaktadır…”
“Dün sövdüklerine bugün
kucak açar hale geldiler”
Anahtar Parti Eskişehir İl Başkanı Çağlar Ölce’nin, geçtiğimiz günlerde Eskişehir.Net’ten Meltem Karakaş ile yaptığı röportajı okudum…
Çağlar Ölce’nin verdiği röportajda bana göre çok dikkat çeken sözleri şöyle:
“İttifak, masa kurmak cumhurbaşkanlığı adaylığı bunları konuşmak şu anda Türkiye gündeminde çok erken, bize biraz münasebetsiz tartışmalar, konular gibi geliyor. Çok erken hesaplar gibi geliyor. Türkiye’nin şu an terörsüz Türkiye gibi önümüze konulmuş bir mevzusu var. 22 Ekim’den beri en üst perdeden Sayın Devlet Bahçeli’nin söyledikleri bir gündem yarattı. İki sene önce bunun tam tersini söylüyorlardı. 180 derece bir dönüşle bir paradigma değişikliği yaptılar. İki sene önce vatandaştan bir vekalet istediler. Vekâleti alırken bu Kandil’i başlarına yıkacağız, bunlar Selahattin Demirtaş’ı içerden mi çıkaracaklar diye miting meydanlarında vatandaştan oy istediler. Vatandaş bir tercih yaptı. Vatandaş şunu söyledi: Evet ekonomik olarak zorluklar olabilir ama vatansız kalmakla ekonomik darlık arasında bir tercih yaptı. Ve vatandaş ‘biz vatansız kalmayız’ dedi. Vekaleti öyle aldılar. Dün sövdüklerine bugün kucak açar hale gelmişler. Bu canileri mahvedeceğiz dediklerine bugün kurucu önder demeye başladılar hem de Alparslan Türkeş’in mezarının başında. Büyük bir paradigma değişikliği var. Bizim buna itiraz etmemiz kadar normal bir şey olamaz. Bu işin 500 milyar dolar maliyeti var diyorlar. Münasebetsiz muhasebe yapıyorlar. 40 senelik terör örgütüne harcanmış 500 milyar doların, bugün böyle bir güzelleme ile 500 milyar dolar cebimizde kaldı. Siz önce 22 senelik maliyetinize bakın. Ayrıca vatan dediğiniz şeye arsa, tarla gibi bakarsanız maliyet hesabı yaparsınız. Vatanda maliyet hesabı yapılmaz. Bu memlekete ne kadar yük oldunuz, önce kendi muhasebenizi yapın…”
* * *
Çağlar Ölce Eskişehir’de yaptığı açıklamalarla gündem yaratarak dikkat çeken il başkanlarından birisi…
Geçtiğimiz günlerde de yazdım…
Kendisini tanımam…
O yazımdan sonra telefon etti, tanışmak için kahve içmeye davet etti…
Müsait bir vakit bulduğumda tanışmaya ve kahvesini içmeye gideceğim…
* * *
