Eski paradigma ile yola devam ediyor.
MHP lideri Cumhur İttifakı’nın bir paydaşı olarak, net ifadeyle CHP liderinin İYİ Parti liderinin, ya da DEM’ den Parti eş başkanlarının söyleyince, belki de bir önceki konjonktürde linç edilebileceği önerileri peşi sıra meclis kürsüsünden grup toplantı kürsüsünden yapabiliyor.
Ancak Bahçeli’nin söylemlerini bir türlü aklın odak noktasına, mantığıma oturtamıyorum. Eğer, yeni bir süreç başlayacaksa o zaman DEP’ li belediyelerde Kayyum ataması olmazdı.
Nedeni şu.
Çünkü herkes, ilk çözüm sürecindeki standartların korunacağını düşünüyordu. Hâlbuki ilk çözüm sürecinde düğme yanlış yerden düğümlenmişti. Eğer yakın siyasal tarihi bileseydiler, SHP’ nin başına gelenlerden çıkarım yapabilseydiler, metodolojik yanlış yapmazlardı.
Bülent Ecevit’in, sorunun güney doğu sorunudur. Feodal sorundur tezlerini dile getirmiş, PKK’ nın bölücü bir taşeron örgüt olduğu tespitini yapmıştı..
SHP ile bu nedenle hiçbir zaman bir araya gelmemiştir.
Bahçeli guruptaki çıkışı doğru bir iletişim stratejisi ile yapabilseydi toplumdaki algı daha farklı olabilirdi..
Şimdiki durumun adı konulamadı… Ne olduğu belirsiz yeni bir dönem, yeni bir süreç ya da yeni bir konjonktür tutarsızlıkları ile mi devam edecek?
Anlayabildiğim kadarıyla bir geçiş dönemindeyiz. Bir karar aşamasında MHP anahtar rolü üstlenmiş durumda. Kürt siyaseti ile ilgili olarak statücü devlet paradigmanın değişmesini istemiyor. Fakat uluslararası müesses nizam değişimi istiyor. Yani siyasetin bürokrasinin ve yargının da paradigmaların değiştirmesini istiyor.
Hatırlayın. Birinci çözüm sürecinde o paradigmalar değişmişti. Bürokrasi ve yargı ona göre davranmıştı. Çadır mahkemeleri kurulmuştu. Sınırdan elini kolunu sallayan geçmişti.
Toplum ne olduğunun pek idrak edememişti. AKP hükümeti algılarla süreci yönetiyordu. Hâlbuki olgular bambaşkaydı. Öyle ya. Erdoğan o zamanlar başbakan olarak bütün riskleri almıştı. Barış süreci başlatmıştı. Algılar olguların önüne geçmişti..
Yapıln eleştirilere kulaklarını tıkamışlardı. En sert eleştiriler MHP lideri bahçeli tarafından dile getiriliyordu..
Bürokrasi hiç dokunmadı. Türkler güvenlik güçleri tarafından kimlik kontrolü yapılırken bile onlara hiçbir şey sorulamadı. Güvenlik kuvvetleri onlara müdahale etmedi. İşte hafızalarımızda bunlar bir film şeridi gibi yer etmişti..
Şimdi şu an o süreç bitti. Yeni bir Paradigma devreye girdi.
Uzun zamandır MHP Lideri Devlet Bahçeli bu paradigmanın değişmesini istiyor. Çıkışları bu yüzden. Verdiği subilimine mesajların amacı da buydu.
Gördüğüm şu.. Ne AK Parti, ne Bürokrasi, ne yargı.. Henüz yeni bir paradigmaya geçmedi zaten. Bizim beklediğimiz de Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu konuda net bir karar açıklaması. O yüzden AK Parti, yargı ve bürokrasi eski paradigmaya göre hareket ediyor.
MHP lideri Devlet Bahçeli’de, yani dönemin kuralları neyse ona göre hareket ediyor… Bahçeli de bu paradigmayı değiştirelim diyor ve yeni bir süreç başlatalım diyor ama, henüz Bahçeli'nin önerisi kabul edilmedi. O yüzden de sistem eskisine göre işliyor… Gerçi bu durumda şaşıracak bir şey yok. Çünkü yeni paradigmaya geçmedik. Henüz yeni bir siyasi iradeye dönüşmedi. Siyaset önce bir karar verecek. Sonra yargı, Bürokrasi falan ona göre formatlanacak…Bu sistemin bir avantajlıda var..
Türkiye’nin PKK ile yaptığı mücadelenin etkinliği ile şimdi bunu sağlanması geçmişe göre çok daha kolay..
Ama siyaset henüz bu kararı göstermedi. O yüzden bir talep var fakat Paradigma henüz yerinde duruyor. Yani o yüzden de hani bu olan Bitene şaşırıyoruz ve yadırgıyoruz…
Çünkü bütün algılarımız eski Paradigma içerisinde hapis olmuş. Hâlbuki çevremizde ve dünyada olguların paradigması öylesine değişken ki?
Dünyanın müesses nizam kurgusu da Trum ile değişecek. ABD’nin müesses nizam parametrelerini değiştirmesi demek, Ortadoğu dengelerinin değişmesi ve Türkiye’nin yeniden rol üstlenmesi demektir.
Türkiye bu konuda çok daha derin analizi yapmak zorunda. Ukrayna’yı destekleme meselesi yüzünden batı Avrupa’da bu değişimleri okuyamıyor. Avrupa’nın işi hiç kolay değil..
Almanya başı çekse de, Rusya ya enerji olarak bağımlı. Sonunda AB kendisini yeniden değerlendirmek zorunda kalacak..
Ana Muhalefetin tavrı çok net...
CHP lideri Özgür Özel parti gurubunda net konuştu. Amasız, fakatsız. TBMM’ si bu konuda yer almalıdır. Önceki dönemde TBMM’ si yer almadığı için süreç başarıya ulaşamamıştı.
Onu tekrar hatırlattı.
Haksız da sayılmaz.. Nedense Cumhurun diğer yandan çarklı ortaklarından seda çıkmıyor!.