Ne demek istiyordu Kılıçdaroğlu?
Kılıçdaroğlunun yayınladığı son videoda bir doğru cümle var: “Tarihin doğru tarafında yer almak çoğu zaman cesaret ve kararlılık gerektirir.”
Bunu Meclis’teki komisyonun İmralı’ya gönderdiği heyete CHP’nin katılmayışına eleştiri olarak söylüyor. Sorun burada başlıyor. Bu düşüncesini komisyon toplantısından önce CHP yetkilileri ile paylaşmayı aklından geçirmiş midir?
Geçirmediği belli?
Çünkü CHP’ yi hedef tahtasına koymuş. CHP ona kendisi hiç emek vermeden milletvekilliği vermiş. İstanbul belediye başkan adaylığı vermiş. Genel başkanlık vermiş. 13 yıl o koltukta oturmuş. Millet ittifakının sözde Cumhurbaşkanı adayı olmuştu. Genel başkanlıktan düştüğü günden itibaren, ne olduysa oldu. Demek ki koltuğu unutmamış.
On üç yıl yönettiği CHP ile ilgili ağzından tek bir olumlu söz çıkmıyor. Bekliyor bekliyor, kendisine göre bir zamanlama ile CHP’yi hedef alıyor.
Türkiye’de bunca hukuksuzluk, adaletsizlik, yoksulluk, her türlü sosyal huzursuzluk, gelecek kaygısı ayyuka çıkmış, bulunduğumuz coğrafya pek çok siyasi risk altında ama Kılıçdaroğlu için o koltuk çok önemli.
Neden?
Çünkü hazineden aldığı yardımları o kontrol ediyordu. O rakamlar çok ciddi rakamlardı..
Koltuk güç demekti. Parti meclisine bile danışmadan, sırf seçileyim diye Deva’ ya, Gelecek partisine, Saadet partisine 39 milletvekilliklerini ulufe gibi dağıtmıştı Örgütler ne yapsın? CHP için en büyük şansızlık ise Kılıçdaroğlu’ nun genel başkan koltuğuna oturtulmasıydı. O proje adamıydı.
ÖZGÜR ÖZEL CAM TAVANLARI KIRDI
CHP lideri Özgür Özel, Kılıçdaroğlu'na yönelik tepkilerin önüne almakta güçlük çekiyoruz. Bu açıklamanın parti tarihinde bir istisna olarak kalmasını ümit ediyorum. Kurultaya davet edeceğim." dedi.
Arınma konusundaysa özel geçmişte CHP'ye yönelik iddiaları anımsatarak, o gün yapmadığımızı İmamoğlu'na yapacak, kendi deyimiyle üzerine beton dökecek bir işin altın içinde CHP olmaz." diyor.
Elbette kritik. Neden kritik derseniz? daha önceki kurultaylarda bu arka arkaya devam eden yargı süreçleri davalar sebebiyle aslında hep bir gövde gösterisi niteliğinde olmuştu.
ÖZGÜR ÖZEL’İN OMUZLARINDAKİ YÜK ÇOK BÜYÜK.
Özgür Özel tek aday kurultaya girmiş A takımını da parti meclisini de MYK'sını da değiştirmemişti. Ama bu kez değişiklikler olacak. CHP günlerdir toplantı üzerine toplantı yapıyor.
Cumhuriyet Halk Partisi'nin ana muhalefeti seçime taşıyacak ekipler belirlenecek bu sefer kurultayda. Bu yüzden hafta sonu özellikle cuma
yarın başlıyor kurultay. Pazar günü oylamalar var.
PARTİ İÇİ ORGAN SEÇİMLERİNDE DE DEĞİŞİM ŞART..
Bu kurultay daha da dikkat çekici hale geldi.
Akıbeti hala belirsiz şu an için.
Şimdi İmralı ziyareti sonrasında heyetin gelip komisyona bilgi vereceği duyurulmuştu aslında. Bakalım ne konuşulacak?
ÖCALAN’IN KUYRUĞUNA TAKILANLAR!
Öte yandan art arda Öcalan'la görüşme tutarakları açıklansın çağrıları geliyor. Şimdi bu çağrıyı yapan isimlerden biri DEM partili Sırrı
Sakık’ tı. Barış kapalı kapılar ardında olmaz. Halkın gözünün önünde büyür." Tutakların gizlenmesi kuşkuyu artırır. Niye gizliyoruz? Neden açıklamıyoruz? Bu güveni güçlendirir diyor.
Bunları tartışıyoruz.
Vatandaş perişan. Enflasyon her kesimi yakıyor. Biz nelerle uğraşıyoruz! Onlar nelerle uğraşıyor..
Çıkmaz sokaklarda bir avuç demokrasi arıyoruz.
İnternetten alın fıkra
Adamın biri iyice içip kafayı bulunca sokaklarda “Öküz Başbakan” diye haykırarak dolanmaya başlamış. Tutuklanmış. Mahkeme ‘İdam’ kararı vermiş. Karara şaşıran şok içinde adam “Hani bu ülkede demokrasi vardı Herkes istediğini söyleyebilirdi ?” diye sormuş. Cevap:
“Senin suçun Başbakan’a küfretmen değil ki. Senin suçun devlet sırlarını açıklamak.....”
Kıssadan hisse. yoksa sizde demokrasi diye bir şeyin var olduğuna inanıyor musunuz?