BU DA GEÇER

Musa Eroğlu’nun aşağıdaki türküsü beni etkilediği kadar birilerini de etkiliyordur umarım:

“Ağrılar baş tutar ah u zardayım

Mansur gibi çekilmişim dardayım

Gezer dolaşırım bilmem nerdeyim

Deli deli gezdiğimi söyleme”

Bu kadar da değil diyenleriniz de vardır elbet.

Dünya hâli bu; olur, geçer diyenlerinizi de duyar gibiyim.

Bir kısmınızın da söz ve müziği Muhlis Akarsu (1948-1993)’ya ait türkünün şu bölümünü inceden inceye seslendirdiğini düşünüyorum:

“Bugünlerde zalımların çoğaldı

Dolu vurdu dört bir yana dağıldı

Dalgıçların kuru çayda boğuldu

Yorulmuşsun eski hızın kalmamış”

Evet; hayat bu.

Oldu, oluyor, olacak bu işler.

Devran dönecek.

Dünya değirmeni bizleri öğütmeye devam edecek öyle ya da böyle

Sırayla; her şey sırayla olup bitiyor bu dünyada.

Sıramızı beklerken hâlimizi değerlendiriyorum ben de içimden geldiği şekilde.

Dünya hâlinin kararsızlığına hepimiz bir şekilde şahit oluyoruz.

Çevresindekilerin hâline bakarak kendi durumumuza şükrediyoruz.

Bir kötü durum sonucunda üzülüp ağlaması gerekirken gülenlere hayretle bakıyoruz.

Sosyal hayattaki abartılara şaşırıp kalıyoruz. Güçlülerin haklılığı şaşırttıkça şaşırtıyor bizi. Güçler dengeli olmadıktan sonra yapacak bir şey olmayışı üzüyor bizi.

Durumunun vahametine aldırmadan keyif sürmeye devam edenlerin hâli içler acısı.

İnatçı, kaba ve hatır gönül bilmezlere tahammülümüz olmuyor çoğu kere. Yakışmıyoruz bu hâli onlara.

‘Karşısındakinin gücenip gücenmeyeceğine bakmadan yapacağını yapan; üzen, gönül inciten, gücendiren, hatır kıracak davranışlarda bulunan kadir kıymet bilmeyenlerden ne beklenir ki.’ Deyip geçemiyoruz işte.

Hâlden anlamayınca; utanmadan hayâdan, edepten uzaklaşınca yapacak bir şey kalmıyor özetle.

Oluyor işte. İstesek de istemesek de olup gidiyor işte.

Hâline yanmayan bir başkasını tenkit ediyor.

Karşısındakinden önce kendi kusurunu görmek, unutulmuş gitmiş niyeyse.

Oldu, oluyor derken olan oldu; boynuz koça yük oldu…

Arif Nihad Asya’nın o güzel ifadesiyle hâlimiz şu işte:

“Bize bir nazar oldu

Cumamız pazar oldu

Her ne olduysa bize

Hep azar azar oldu.”

Oldu. Olacak da daha. Bildiklerimiz bilmediklerimize yetmeyecek hep.

Olsun. Unutulurmuş zamanla her şey. Bunlar da unutulur.

Olsun. Olsun varsın. Yine de umutlu olalım Musa Eroğlu’nun dediği gibi. Çektiğimiz onca sıkıntı gün olup geçecek umuduyla bekleyelim bakalım:

“Belki bir gün çıkar gelir diyorlar

Gönül muradını alır diyorlar

Seven sevdiğini bulur diyorlar

Umudumu kestiğimi söyleme”

Olsun varsın. Hayırlısı olsun.

Hâlimiz, Allah’a malum.

Bu da geçer.

Bu da geçer…