Merhamet ‘Bir kimsenin veya bir başka canlının acısını, kederini, mutsuzluğunu yüreğinde hissedip üzüntü duyma ve ona karşı yardım hisleriyle dolma, acıma … hisleri ile harekete geçmek’ demek.

Merhamet, başkalarının yaşadığı zorluklara karşı duyarlılık göstermek ve onların yükünü hafifletmek için empatiyle hareket etmek demek, belli bir yerde.

Merhamet; tarih boyunca kişilerin ve toplumun davranışlarını şekillendirilmesinde, sosyal dayanışma ve yardımlaşmada önemli bir ögedir.

‘Merhamet duymak, merhamet etmek/kılmak, merhamete gelmek, merhametine sığınmak’ maalesef unutulmaya yüz tutan kavramlarımız.

Kültürümüzde merhamet atasözleri ve deyimlerimizle, ahilik prensipleriyle, misafirperverlik ve yardımseverlikle, dinî ve manevî etkilerle, vakıf kültürü vb.’lerle şekillenmiş ve daha yaşanılır olmuştur.

Gündelik hayatımızın ayrılmaz bir parçası merhamet; empatik olmalıdır, yardımseverlik esaslı olmalıdır, affedici olmalıdır, başkalarının varlığına saygı gösterir değer verir olmalıdır.

Merhamet; yaralı gönüllere merhem olmak, mahzun yüreklere dokunabilmektir.

Merhamet; ‘Bana ne! duyarsızlığı değil ‘Bana düşen ne?’ hassasiyetini gösterebilmektir.

Merhamet, sadece sıkıntılarını gidermek değildir. Merhamet; sadece kötülüğe karşı olmak değildir.

Sevgiyle, muhabbetle, ilgiyle, şefkatle davranmaktır merhamet.

İyi ilişkiler kurmak, güven ve huzurun teminatı olmak merhamet.

Herkese karşı saygı ve nezaketle davranmak, yardımcı olmaya gayret göstermektir merhamet.

Kin ve nefreti kalbimizden söküp atmaktır merhamet.

Birlik ve beraberliğimizi daha da pekiştirmektir merhamet.

Merhamet sadece insanlara değil, tabiata ve diğer canlılara karşı da gösterilmelidir. Daha yaşanabilir bir dünya için bu, gereklidir.

Merhamet duygusu güçlü olanların sağlıklı iletişimleri de toplumsal dayanışmadaki rolleri de hemen fark ediliyor değil mi!

Atatürk’ün de özelikle belirttiği ‘Vazifeyi ihmale sürükleyen merhamet, vatana ihanettir.’ prensibini unutmuyoruz değil mi!

Merhamet algısı değişiyor, merhamet edenler, gün geçtikçe azalıyor bence.

Her ne sebeple olursa olsun, bilerek ya da bilmeyerek kabulleniyoruz bu acıklı durumu maalesef.

Siz de günümüzde merhametin azaldığını hissediyorsunuz değil mi!

Bireyselleşme arttıkça merhamet azalıyor değil mi!

Teknoloji ve modern hayatın getirdiği hız, merhameti azaltıyor değil mi!

İnsanlar, hayatta kalma mücadelesinde başkalarının ihtiyaçlarını görmezden gelebiliyor değil mi!

Manevî değerlerin yaptırımı azaldıkça merhamet de azalıyor değil mi!

Sosyal medya insanların yüz yüze iletişim kurmasını azalttıkça merhametten de uzaklaştırıyor değil mi!

Merhametin azaldıkça yabancılaşıyoruz, yalnızlaşıyoruz değil mi!

Yalnızlaştıkça umutsuzluk, mutsuzluk vb. artıyor, empati eksiliyor, duyarsızlık artıyor değil mi!

Merhametin azaldıkça sosyal adaletin zedelendiğini sıkça görüyoruz değil mi!

Merhamet azaldıkça şiddet ve hoşgörüsüzlük daha yaygın hale geliyor değil mi!

Merhametin azaldıkça aile bağları ve komşuluk ilişkileri de bozuluyor değil mi!

Merhamet edenin merhamet bulacağına bütün samimiyetimizle inanıyoruz değil mi!

Evet; öyle değil mi!