Ben teşekkür ediyorum değerli arkadaşlar. Görüş bildiren eleştiri yapan arkadaşların hepsine çok teşekkür ediyorum ama, tabii önce Meclis üyesi Bey'in en son söylediği tahammül meselesinden başlamam gerekir

Ben teşekkür ediyorum değerli arkadaşlar. Görüş bildiren eleştiri yapan arkadaşların hepsine çok teşekkür ediyorum ama, tabii önce Meclis üyesi Bey'in en son söylediği tahammül meselesinden başlamam gerekir

Odunpazarı Belediyesi meclisinde herkes istediğini konuşabilir. Biz buna tahammül ederiz, tahammül edilemeyen yerler. sesinizin kısıldığı yerler başka yerlerdir.

-Siz, kendi kongrelerin de konuşamıyorsunuz, kendi toplantılarınızda konuşamıyorsunuz kendi düzenlediğiniz değerlendirmelerde de ya sadece İl Başkanı konuşuyor ya genel başkan konuşuyor.

- Siz konuşma hakkınız yok.

- Onun için Odunpazarı Belediyesinde rahat rahat konuşun, Odunpazarı Belediyesi meclisinde rahat rahat konuşun, istediğinizi söyleyin istediğiniz cevabı alır.

Dolayısıyla bizim kongrelerimizde tartışmalar olur, konuşmalar olur…

Türk insanı… Gerekiyorsa kavga da olur. Bunda anormal bir şey yok.

Siz;  Biz niçin tartışamıyorum bile düşünün..

 Dolayısıyla buraya karışmayın. Bizim partinin CHP uygulamalarından şikâyeti var, ne CHP 1950'den sonra iktidar olmamış.

******

Sayın Tayyip Erdoğan diyor ki; ben diyor 50 kişilik sınıflarda, okulda okudum diyor?  CHP dönemindeki okulları hatırlarım diyor. Sayın Erdoğan 54 doğumlu.

Şimdi, CHP ile ilgili şu pazar günü kutladığımız Cumhuriyet Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. yılına gelmiş o çağda, hiçbir Avrupalı ya da dünyalı ülkenin halkın beceremediği bir iştir emperyalizme karşı yedi düvele karşı durmak, o okuma yazma bilmeyen insanları örgütleyip kazma kürekle, çapayla onlarla savaşmak. İşte o CHP' yi kuranların örgütlediği bir iştir. CHP ayrıdır, Türkiye Cumhuriyeti ayrıdır.

-Elbette biz hiçbir zaman Türkiye Cumhuriyeti'ni Parti Devleti olsun istemedik ve 1948'de İsmet Paşa'nın terk ettiğini bugün siz yaşıyorsunuz. İsmet Paşa 1948'de 46'da çok partili hayata geçtikten sonra, CHP'nin genel başkanlığını bir vekile bırakmak suretiyle sadece cumhurbaşkanlığı yapmıştır ve gittikleri yerde, hem CHP binalarına, hem Demokrat Parti binalarına ziyarette bulunmuştur. Bu kadar hoşgörülü ve demokrattır.

1950'de seçimi kaybettikten sonra şunu diyebilmeliyiz, kadrolarına da minnet duyuyoruz. Biz, siz kendiniz bilirsiniz. Çünkü sizin öyle bir derdiniz yok. Siz milletle ilgili değil, Siz ümmetle ilgilisin. Dolayısıyla da burada bu konuları karıştırmayın.

- Filistin meselesi dünyanın en büyük sorunudur. Filistin'de yaşananlar faşizmin en doruğa çıktığı yerlerdir, anlardır, noktalardır.

 Bu emperyalizm Filistin'i yiyip yutacak buna kararı vermiştir yıllardan beri bu mücadeleyi düzgün ve programlı bir biçimde yapmaktadırlar bunu da BOP eş başkanlarına yaptırmaktadır dolayısıyla hiç Filistin’le ilgili samimi olun Filistin'de o halkın ezilmesine, bombalanmasını efendime söyleyeyim çocukların öldürülmesine vesile olanların tümüne Lanet olsun. Dünyanın Mazlum ülkeleri birlikte yan yana gelerek buna karşı çıkabilmeleri, ama ne yazık ki, bunlar maalesef gerçekleştirilemedi. İsrail işgal ettiği topraklarda insan öldürmeye, çocuk öldürmeye devam ediyor ve dünya sessiz kalıyor. Ne yazık ki, çünkü kapitalist düzenin amacı budur o sistem kendi kafasına göre çizmiş götürüyor. Biz de ona çanak tutuyoruz. Biz de ona yardımcı olmaya çalışıyoruz. Bunlara Türkiye

Cumhuriyeti farklı bir tavır koyabilirdi, koymadı. Kendi bilecek iştir.

Kredi Yurtlar Kurumu ile ilgili şimdi bir polemik yaratmanın anlamı yoktur ama Kredi Yurtlar kurumunda da bir sorun vardır hiçbir sorun yok bu sorun Eskişehir'e de yansımıştır ve iki çocuğumuz intihar etmiştir. Bunun

Üstüne gidilmesi gerekir araştırılması gerekir. Bunu söyleyince tepki gösterince itiraz edince baskı görülmesi demokratik ülkelerde olmaz başta Türkiye Cumhuriyeti'nin savcılarının, valilerinin, kaymakamlarının görevidir bunu araştırmak.

- Kredi Yurtlar kurumuyla ilgili verdiğiniz sözler sayılarla çelişkilidir. Eskişehir'de 3 üniversitenin toplam öğrenci sayısı aktif örgün öğrenci sayısı 80.000 civarındadır.

Kredi Yurtlar Kurumunun yatak kapasitesi 16.000.

64.000 çocuk dışarıdadır,

AKP başkan vekili itiraz ediyor.. Başkanım bu yanlış bir hesap.

Onlar da biz yurt bulamadık diye eylem yapmaya kalksa hapishaneye gönderiyoruz zaten Onun için bu sessizce katlanıyor.

Kazım Kurt; siz bakış açınızı değiştirin, ezilenden yana yoksuldan yana dezavantajı yana bakmadığınız için, bunların parası var diye bakıyorsunuz.

Sesler yükseliyor…

 Kurt; Konuşma bir dakika ben konuşuyorum.

Bey Efendi ben sizin sözünüzü hiç kesmedim, saygılı olun, terbiyeli olun. Terbiyeli değilsin yapma. Terbiyeli ol biz hiç terbiyesizlik yapmadık…

Yapma gözünü seveyim, dur daha dur daha anlatacağım, anlatacağım

Şimdi şimdi bunların hepsini unutacaksınız eğitimi, bir dakika dinle dinle..

Hiç öyle değil. Oy aldığımız yerlere bak sen, sonuca bak. Değerli kardeşim, beyefendi susar mısınız susar mısınız susar mısınız susacaksın tabii.

 TAHRİK OLMA KARDEŞİM..

Ben konuşuyorum çünkü. Böyle iş mi olur. Bugün çok konuştun. Tahrik olma kardeşim. Tahrik olma ben konuşayım, sen bir saat konuştun. Ben de bir saat konuşacağım konuşmanızda bitti dinle o zaman. Ben de tahrik oldum. Bir sürü not aldım bir şey dedim mi size dinleyeceksiniz. Yapılan sözleşme bilime de eğitime de ahlaka da aykırıdır.

Bu sizin okullarda eğitimi öğretmenler verir. Siz 300.000 öğretmeni atamayacaksan, imamı getirip orada ders verdireceksiniz. Böyle bir şey yok bu yanlış bir şeydir buna ısrar etmenin anlamı yoktur. Bunun doğru bir şey olmadığı kesindir.

Kaldı ki, Odunpazarı Belediyesi'nin iklim değişikliği ile ilgili vermek istediği dersleri geçen yıl veriyorduk. Bu yıl niye vermiyoruz? Milli eğitim müdürü değişti, onun için vermiyoruz veremiyoruz. Şimdi iklim değişikliğiyle sıfır atığı şeye koyarsanız bu doğru bir iş olmaz. İklim değişikliğinin kapsam alanı çok daha farklıdır çok daha büyüktür. Dolayısıyla işimizi bu haliyle bakacağız.

*****

 Türkiye'de geçen hafta kutlanan Cumhuriyet Bayramı kutlamalarını halk kutlamıştır. Senin bayramın, benim bayramım biz böyle bir şey demedik. Biz bayram hepimizin siz de gelin de birlikte kutlayalım dedik. Ama bu burada bile işbirliğini sağlayamadık.

Tartışma devam ediyor…

DEĞİŞİM KAZANDI..

CHP de kurultay’ da özgür Özel fark atarak seçildi. Daha doğrusu “değişimci” ler kazandı…Her şeye rağmen CHP’ ye oy verenlerin umudu yeniden yeşerdi..

Statükonun değişmesi umut yarattı.

Yerel seçimlere doğru giderken bu yerel  seçimlerde seçmen ikna edecek olunur ise büyük bir başarıyı elde etmiş olur..

Umut olur.

Yerel seçimlerde daha fazla başarı kazanılır.

CHP yeniden demokrasi ile Formatlanacak.

Yıllarca yazıyorum…

Bir umut doğdu… CHP’ de değişim startı verildi.

Tarihi bir seçim…

Ayrıntıları yazarız. Çok zaman var.

Kılıçdaroğlu ile CHP bloke olmuştu… Hiçbir sözü yerine getirmedi. Dar kadroculuk yaptı ve sonuç hüsran..

Rüzgârgülü gibiydi… Vasattı. Genel başkanlığı yaptığı 13 yılda bir puan bile CHP’ nin oyunu arttıramadı.

Kurultay delegeleri, Bay, Bay Kemal dedi. Söylem tutarsızlıkları vardı. Kılıçdaroğlu güvenilir değildi… CHP’ ye hiç yakışmıyordu.

Arşivime girenler, yüzlerce makalemde bunu görürler…

Yaptığım siyasi analizlerin hepsi çıktı. Tabii siyaset bilimcilik tarafımız var. Bilenler bilir de, bazılarının pek işlerine gelmez!

Ne yapayım. Çaycı çorbacının işgal ettiği siyasette bunlarımı anlatacağım Allah aşkına!..

Anahtar kelime, değişim ve “demokrasi”…