Sayın cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan kendisi ifade etti. Emri hak vaki olana kadar buradayım dedi.

Tefsiren ne anlama geliyor? Bu ben gitmem de anlamına geliyor!

Yaa..Anlayana..

Mesajı alanlarda var.

Hemen eski işleri bakanı Süleyman Soylu’ ya dönelim bakın ne diyor; “Türkiye'nin Recep Tayyip Erdoğan'a 6-8 yıl daha ihtiyacı var”!.

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın yeniden adaylığı için : “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yeniden cumhurbaşkanı olmaya ihtiyacı yoktur ama Türkiye’nin bir kez daha Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ihtiyacı vardır.” Diyor.

HAFIZA-İ BEŞER

DYP genel başkanı olan Süleyman Soylu bir miting konuşmasında;

Ben eğer buradan herkese açıklıyorum. Eğer tertemiz bir adamsan. Eğer dürüst bir adamsan arkamda bir kez kara leke olmadan karşınızda duruyorum…

Tüyü bitmemiş yetimin hakkını yiyenden hesap sormazsam namerdim, namerdim. Diyerek meydanları inletiyordu.

NEREYE GİDİYORUZ.

Artık demokratik yollarla iktidar değiştiği dönemi sona erdi şeklinde yorumlayanlar da var. Ben böyle düşünmüyorum.

Sorunun temelinde toplumsal yapının bozulması var. Gelir dağılımındaki bozukluklar orta direği yok edince hemen herkes fakirlikte eşitleniyor.

BEN GİTMEM KOLTUK TATLI..

Koltuk dediği, ekonomik ve siyasal gücün sahibi olmak. Kılıçdaroğlu’ nun gitmek istememesinin nedeni, onun çevresindeki çıkar guruplarının var olması.

Aynı şey de Erdoğan için de geçerli.

Türkiye siyasetinde bütüncül bir gerçekçilik var..

Çünkü çıkar gurupları her yerdeler. Ve güce tapanlar ,beslendikleri muslukların kesilmesini istemezler..

Gerçek bir demokrasiyi de hiç istemezler. Onun için her türlü fırıldağı yaparlar. Rüzgar gülü gibidirler..

Sağda da, solda da, muhafazakârında da vardır. Müsilaj gibi her tarafımızı sarmıştır.

Ben, ben, ben…

AKP NE YAPARSA YAPSIN GİDİCİ GÖZKÜYOR ANKETLERDE

AKP kaybetmek üzere olduğu iktidarı, gücün koltuğuna sımsıkı yapışarak elinde tutmaya çalışıyor. Son zamanların gündemlerinin Cumhuriyet Halk

Partisi'nin başına gelenlerin, cezaevine sokulanların hepsinin sebebi bu.

Bu gündemin faal öznesi Cumhuriyet Halk Partisi değildir. Bu gündemin faal öznesi iktidar. Yani krizi çıkartan da o, krizi sürdüren de o. Krizi derinleştiren de o. Ve bu krizden elde etmeyi düşündüğü neticeyi elde edene kadar neler yapabilir?

Bu işi nereye kadar götürebilir?

Nerede pes edebilir? Nerede durabilir? Aslında bunu tartışıyoruz.

Örneğin mutlak butlan davasında karar alınmaması bir tereddüdün, bir endişenin ifadesi iktidar açısından belli.

Kemal Kılıçdaroğlu'nun ortaya çıkıp da genel başkanlık koltuğuna oturacağını söylemesi, bazı güvenceleri almasıyla mümkün.

Her şey olabilir..

Bu konularda ahkâm kesemem.

Mahkemeden beklenen karar çıkmadığına göre endişeler var, tereddütler var.

Türk siyasetinin nasıl yalpaladığını da tanıklık yapıyoruz.

Bunların ince ayrıntılarını da fark etmek gerekiyor.

AK PARTİ İÇİN RECEP TAYYİP ERDOĞAN ÇOK ÖNEMLİ

Allah uzun ömürler versin sayın cumhurbaşkanımıza. Kendi lafı olduğu için yazıyorum..

Emri hak vaki olduğu zaman geride ne kalacak? Bu geride ne kalacak sorusu, AK Partililer için çok daha önemli.

Ben söyleyeyim. Muhtemelen hiç bir şey kalmayacak.

Nereden biliyorsun? ANAP ve DYP yakın zamandaki en güzel iki örnek..

O zaman hegemonik bir parti tarihteki yerini alacak..

Geriye ne kalacak?

Çekilen sıkıntılar. Kavgaların tortuları..

Zira tek adam yönetimi yerine ne bırakacak. Onu da tarihsel süreçlerde bırakılan enkazları göreceğiz. Hasar tespit raporunu o zaman göreceğiz.

Türkiye ne kazandı ne kaybetti 23 yılda..

Muhalefeti biçimlendirmeye çalışan bir iktidar var. Diğer partilere de format atıyor.

Kılıçdaroğlu tıpış tıpış gitti. Ne oldu? CHP halkla bütünleşiyor..

AK Partinin kurumsal yapısı ancak seçimlerde işe yarayacaklar. Kimi listelere koyarlarsa koysunlar koşturacaklar.

Zira dava yerini maddiyatçılık, çıkarcılık almış gitmiş. AK partide ahlaksal yapı ciddi erozyona uğramış, psikolojik üstünlükte elden gitmiş durumda.

Vasat bir yapı halinde trolleşen bir politika üzerinden siyaset yaptıklarını zannediyorlar.

Pul, pul dökülüyorlar…

ECE MUMAYIN SESLENDİRDİĞİ ŞARKI

Ben buradan gitmem

Alıştım buradan gitmem

Açıkça kovsan da

Oturup ağlasan da

Terk etmem

Senden bi daha gitmem.

DEVE İLE YAVRUSU

Vaktiyle adamın biri, bir deve ve yavrusunu alıp yola çıkmış. Yavru deve:

-Anne, dizlerim titriyor. Hissi kablel vuku bir tehlike seziyorum, dönelim.

Anne deve, başını çevirip yavrusuna bakmış ve yola devam etmiş. Yavru deve bunu tekrar edince anne deve:

-Yavrum, sezdiğin tehlikeyi ben de yola çıkmadan sezmiştim. Senin veya benim bu tehlikeyi sezmem önemli değil. Asıl sahibimizin bunu sezmesi gerek. Yoksa biz de onunla beraber helak olacağız.

Dünyaya kendi isteğim dışında geldim; hayretle yaşadım ve tiksinerek gidiyorum.

Platon

Sokrates'in Savunmasından…