Eskişehirspor ligin 6. Haftasında orta sıralarda yer almak, olursa “Play-Off” oynamanın planlarını yapan Ayvalıkgücü Belediyespor’a beklenmedik şekilde 2-0 yenildi…
6 haftada alınan 3 galibiyet, 2 mağlubiyet ve bir beraberlik, hedefe giden yolda büyük darbe oldu…
Pazar günü bir kez daha gördük…
Ortaya konulan futbol ve forma giyen futbolcularla sezon sonunda ne şampiyonluk ne de “Play-Off” hedeflerinden çok uzak... Her ne kadar başkanı Ulaş Entok, “hedefimiz şampiyonluk” demese de Siyah-Kırmızılı taraftarlarının beklentisi şampiyonluk…
Hedefi tutturmak için önce teknik adama sonrada futbolcu kalitesine bakmak lazım…
Bugün Eskişehirspor’da forma giyen futbolculara baktığımızda geçen sezon beğenmediğimiz bazı futbolcuların bile yerlerini doldurmadılar…
Zaman zaman eleştirdiğimiz geçtiğimiz sezon BAL Liginde şampiyonluk yaşayan o kadro korunup 3-4, hadi beş diyelim takviye yapılmış olsaydı bugün 6 maçta 12 puan alma olasılığı son derece yüksekti…
Geçen sezonki kadroda yer alan, Eskişehirspor’un şampiyonluk yarışında çok çok büyük katkıları olan Necati, Kerim Deler, Murat Kara, Cenk'i ve Sergen Şakirler ve Erdin Üzer’i ‘bu takımda tutun’ diye söyleye söyleye adeta dilimiz damağımız, yaza yaza kalemimizdeki mürekkep kurudu…
25 civarında yeni futbolcu alındı...
İsimlerini yazmayacağım ama bugün gerek amatör gerekse profesyonel liglerde yıllarca futbol oynamış çevremdeki dostlarımla sohbet ederken, “Bu takımda şehir dışından avuç avuç para verilerek transfer edilen en az 10 futbolcunun gösterdiği performansın ayarında 20-30’u aşkın futbolcu var. Nedense onlar görmezden gelindi. Anadolu Spor Faaliyetleri ve 2 Eylül Spor Kulüplerini bugün izlediğimizde ‘Eskişehirspor’da çok rahat oynayacak futbolcular’ var...
Bunlar transfer edilmiş olsaydı ikamet sorunları hem de avuç avuç paralar ödenmemiş olacaktı...
DAHA SEZON BAŞI
SAKATLIKLAR PEŞ PEŞE
Ligin başındayız…
Henüz 6 hafta geride kaldı…
Siyah-Kırmızılı Kulüpte Akın Akman, Deniz Keskin ve Fuat Gölbaşı sakatlandı...
İki haftadır forma giyemiyorlar…
Ayvalıkgücü maçında maçının daha 2. dakikasında Kaptan Ali Fırat Kasap’ta sakatlanarak sahayı sedye ile terk etti…
Sezon başında yaşanan sakatlıklar kabul edilemez…
Ya yapılan antrenman tekniği ya da fizyoterapistlerin uyguladıkları yöntem yanlış…
Ya da futbolcu kendine bakmıyor…
İLK HAFTADAN İTİBAREN “BU YOLDA
SERDAR HOCA İLE YÜRÜNMEZ” DEDİK
Eskişehirspor yönetimi Teknik Direktör olarak Serdar Göçerler ile anlaştıklarını kamuoyu ile paylaştı…
Serdar Hoca’nın ismini duyan Siyah-Kırmızılı taraftarlar “Hoca iyi bir insan. Eskişehirli sayılır. Ancak Serdar Hoca Eskişehirspor’u hedefe yarıştıracak bir teknik donanıma sahip değil. Çok değil 5-6 hafta Siyah-Kırmızılı Kulüp yönetimi ‘beklenen performansa ulaşamadık diye sözleşmesi fesih edilir’ diyenler olmuştu…
Oynanan 6 maç, alınan 2 mağlubiyet…
Hem de yenildiği takımlara baktığımızda İzmir Çoruhlu 4 puanla 12’inci sırada. Ayvalıkgücü Belediyespor ise 8 puanla 9’ncu…
Bu takımlar bizden 3 puan almasaydı ligin dibine demir atmış olacaktı…
Sezon başından beri takıma bir oyun anlayışı yerleştiremedi…
Belirli bir oyun planı yok!
Oyunu okuma, oyun içinde farklı varyasyonlar uygulama gibi yaratıcı girişimleri yok.
En önemlisi de oyuncu değiştirmede (aksayanlar, yorulanlar) oldukça geç hamle yapıyor...
UŞAKSPOR YENİLEMEYECEK
BİR TAKIM DEĞİLDİ
Lider Uşakspor ile Eskişehirspor iki hafta önce Eskişehir’de karşı karşıya geldi. Maç 1-1 bitti…
Rakip muhtemelen Siyah-Kırmızılı Kulübün geçmişte yaşadığı başarılarından dolayı ve stadyumu dolduran 15 bine yakın taraftardan etkilenmiş olacak ki Eskişehirspor’un futboluna ayak uydurdu…
Ancak şunu da gördük, daha derli toplu oynuyorlar…
Ayağa verilen paslar yerini buluyor…
Eğer ürkek oynamamış olsalardı Eskişehir’den 3 puanla ayrılabilirlerdi…
Daha tecrübeli bir teknik direktör, iyi bir 10 numara ve orta sahadan top çıkaracak futbolcular olsaydı maçın galibi Eskişehirspor olabilirdi…
Ayvalıkgücü yenilgisinden sonra Eskişehirspor Kulübü Başkanı ve yönetimi Serdar Hoca’yla ilgili nasıl bir tasarrufta bulunacak bilemem…
Geçtiğimiz hafta başında özellikle hoca için destek açıklaması yapmışlardı...
Hedef şampiyonluk veya Play-Off olmayacaksa mahsuru yok, kalabilir…
BENİM AMACIM “ÜZÜM YEMEK”
Sezon başından beri sürekli eleştiri yazıyorum…
Ben Eskişehirspor Kulübü düşmanı değil…
Bu kulüp süper ligdeyken bir gazeteci-foto muhabiri olarak maçlarını tribünden değil saha içerisinde izledim…
Önce üç büyükler sonrasında Trabzonspor’un da katılmasıyla dört büyüklerle, Avrupa takımlarıyla oynanan karşılaşmaları izledim…
Yıkılan Atatürk Stadyumundan kimi zaman sevinçten kimi zaman üzüntüden ağlayarak çıktım…
4 büyüklerle oynanan karşılaşmaların sonunda her iki kulübün taraftarlarının bir birlerine yaptıkları sportmenliğe yakışmayan olaylar nedeniyle güvenlik güçlerinin sıktığı biber gazlarına maruz kaldım…
Hatta Eskişehirspor-Bursaspor maçında çıkan olayların fotoğraflarını çekerken yediğim tekmeleri asla unutamam!
Keşke bu olumsuzluklar yaşanmasaydı ben de bu eleştiri yazılarını yazmasaydım…
Benim amacım bağcıyı dövmek değil üzüm yemek…
Yani Eskişehirspor’un sezon sonunda şampiyonluğu kucaklaması…
Ama bu teknik kadro ve futbolcularla çok ama çok zor…
Şu ana kadar yanılmadım ama inşallah yanılan ben olurum…
Kısacası Eskişehir’e henüz kış gelmedi ama Eskişehirspor’a erken geldi!
* * *
FOTO: ESKİŞEHİRSPOR
* * *