SAVRULUYORUZ

Zafer Çatel

25.10.2025 - 10:56 Yayınlanma

25.10.2025 - 10:56 Güncelleme

MB başkanı Fatih Karahan, talep enflasyonu gelmesi durumunda buna izin vermeyeceğiz diyor. Sayın Fatih Karahan, Sayın Merkez

Bankası Başkanı ya ekonomiyi bu kadar zayıf mı okuyorsunuz siz? Kusura bakmayın siz Türkiye’nin ekonomisini ve sosyolojisini okuyamıyorsunuz. Halâ okumayı beceremiyor musunuz?

Tabii Amerika Birleşik Devletleri'nde yapıyor bu açıklamayı. Ekonomi yönetimi orada. Çünkü 60'tan fazla toplantı yapılacak yine yatırımcılarla.

Dijitalleşmenin veri okunurluğunu zorlandırdığını belirtiyor ve diyor ki fiyat istikrarı sağlanana kadar biz sıkı para politikası duruşunu koruyacağız.

Talep koşullarının enflasyonu bozmasına da izin vermeyeceğiz. Şimdi sıkı para politikası duruşu devam edecek mesajı veriyor.

Şaşkın şaşkın birde bunları takip ediyoruz.

Bilmiyorum sıkı duruş var mı ortada bu arada?

Buyurunuz.

Yetkili biri cevap versin…

ŞABLONLARLA EKONOMİ FETVASI VERİLMEZ.

Bence Fatih Karahan belli birkaç tane şablonları ezberlemiş. Bunu da iktisatçılık ve Merkez Bankası başkanlığı zannediyor. Artık sıkıldık Sayın Fatih Bey.

Sizin elinizde birçok veri var, uzman var ama bu açıklamalardan ve önceki açıklamalardan anladım ki siz konuya vakıf değilsiniz.

Merkez Bankası Başkanı Sayın Fatih Bey! Talebi 86 milyon yaratmıyor. NAS' tan sonra gelir dağılımı bozuldu. 15 milyon kaymak kesimi yaratıyor.

FAİZ CENDERESİNDE TÜRKİYE

15 milyon yani ortalama 20 milyon lirası bankaya mevduata koyduğu zaman 20 milyon lirayı 1 milyona yakın faiz alan adamın talebini nasıl kısacaksın bana bir anlat.

Bu yanlış politika ile Faiz doğal olarak artar.

Para zaten para babalarında. Zaten Türkiye'nin talebini 15 milyon yapıyor.

Bu kadar sığı görüşle siz nasıl oturuyorsunuz o koltuklarda ya? İkinci bir şey Sayın Fatih Karan şunu desen anlarım. Biz Merkez Bankası olarak para politikasıyla sadece para arzını kontrol edebiliyoruz. Elimizde faiz var. Dolara müdahale edebiliyoruz. Onun dışında da kredi sınırlaması getirebiliyoruz.

Gerisini ben yapamam. Benim yanıma maliye politikası, yapısal reformlar eklenmeli. Niye de diyemiyorsun?

Yukarıda anlattığım diğer sorununu görmüyor musun? Hadi siz görmüyorsunuz. PPK da mı görmüyor, okuyamıyor..

Londra bağlantılı linkler mi koptu?

KİMSE ENFLASYONUN DÜŞECEĞİNE İNANMIYOR.

Sorun burada. Şimdi buna ben inanmıyorum. Amerikalı büyük fon yöneticisi inanır mı? Güler bu açıklamaya. O görmüyor mu benim gördüğüm? Görmüyor mu?

İşte bu durumda Fatih Karahan'ın gerçekleri söylemesi lazım. Bilmiyorsa durum zaten fecat. Şu açıklama üniversite 2. sınıf iktisat öğrencisinin yapabileceği türden basit bir açıklama. Türkiye'nin sorunu daha kritik ve Merkez Bankası artık bunları ortaya koymalı. Araştırma departmanları var. Makale yazıyorlar. İki ay önceki bir makaleyi bir de paylaşmış Merkez Bankası Araştırma Departmanı. Neyi keşfetmişler biliyor musunuz makalede? Nasıl keşfetmişler? Servet transferi olduğunu keşfetmişler.

FAKİRDEN ZENGİNE SERVET TRANSFERİ YAPILDI..

Gerçekten yani onca uzman oturup bunu mu keşfetti? O yüzden bence işin ciddiyetini MB Başkan ağzıyla anlatmalı. Biz artık yetmiyoruz. Arz sorunu vardır. Tarım bakanlığına gelmelidir. Tarım Bakanlığı reform yapmalıdır.

SOSYAL KONUT YALANLARI PİYASAYA YENİDEN SÜRÜLÜYOR..

Çevre Şehircilik Bakanlığı Damla Kent gibi sosyal konut yalanıyla %24 iskontolu halka arz yalanıyla emlak konutun cebini dolduracağına, TOKİ gerçekten sosyal konut arzına girmelidir. Zenginden vergi alınmalıdır.

Talebi düşürmeyeceksin Sayın Karahan. O ayda bir milyon faiz alan adamın talebini düşüremezsin. Ondan vergi alırsın.

Vergi. O vergiyi gidersin bütçene koyarsın. O yüzden MB’ sı başkanın açıklaması ciddiye alınacak bir açıklama değil.

KOBİLER ZORDA

Enflasyon ortada. Enflasyondaki yükseliş eğilimi ortada. İşte Merkez Bankası'nın üzerinde faiz indir baskısı devam ediyor. Yurttaş zorda, küçük esnaf zorda, Üreticiler ve KOBİ'ler zorda. Şimdi bir faizle ve bu mevcut kur politikası ile ilgili bir politika görüyor musunuz?

İlk 6 ayda hazine Türkiye Cumhuriyeti hazinesi 290 milyar lira borçlanmak istedi. 200 milyar lira borçlanabildi.

Neden? Çünkü 2 yıllık gösterge tahvil faizi %40.70'te oluştu.

Faiz yüksek oluşuyor. Yüksek oluştuğu için Türkiye hazinesinin kayda aldığı faiz ödemesi yani gider yüksek faiz düşmediği için yukarıda kalıyor ve istenen borçlanmayı yapamıyor. Yani paranın maliyeti artıyor hazine için.

FAİZLER DÜŞMEYECEK

Ne demek? 2 yıllık piyasa dedi ki sen enflasyonu düşüremeyeceksin. Faizi öyle düşüremeyeceksin. İnanmıyorum sana. Bana ancak tahvili %40.70 70 faizle verirsen alırım dedi. Piyasa inanmıyor artık.

İnanmıyor. Yapışkan enflasyonu piyasa MB’ sın dan daha iyi biliyor..

Peki, Merkez Bankası ne yapacak? Faiz indirim döngüsünü devam

ettiriyorum diyecek elbette..

Tahvil pozisyonu olanlara az da olsa kar yazdırıyorum. Siyasete de gülümsüyorum.

Konuşulan 100- 150 baz puan indirecek. Hayatımızda ne değiştirecek?

Hiçbir şey değiştirmeyecek. 23 Ekimde açıklanan rakam hiçbir şeyi değiştirmeyecek. Kredi kısıtları var zaten. Piyasa kredi veremiyor.

Çünkü artık açıklama da yapmıyor. Fatih Karahan da bence bir an önce görevi başkasına vereyim diyordur.

Çünkü yapabilecekleri ne yazık ki bir şey kalmadı

100 baz puan siyasi olarak indirdiler. O da hayatımızda hiçbir şey değiştirmez.

AR SORUNU VAR.

Şimdi zaten baktığımızda o inen faizlerin yani politika faizinin yurt dışına da yansımadığını görüyoruz. Hep bu ekranlarda konuşuyoruz ya.

Sorunlar sadece faiz/dolar/Borsa/altın döngüne sıkışmış bir ekonomi ile memleket yönetilemez.