Uzun bir EGE yolculuğuna çıktım. 31 Ocak 2022. Çıkış 15.30
Varış. Gece 01.30 .
İndim denizin kıyısına..
Deniz beni bekler gibiydi?
Nerelerde kaldın der gibi geldi bana ey! Koca yürek.
Dalgalar kıyıya vurdukça beni teselli ediyordu sanki.
Dalgalar bana derdini anlatıyordu..
Dinledim..

*****
Ara sıra canım sıkılır kendimi atarım. Yaz kış demeden. İlla denizin kokusunu almalıyım. Öyle ya. İlla da yaz gelince mi uzanacağız sahillere.
Korktum yollar kapalı olur veya buzlu olur diye.
Yollar açık ve tertemizdi.
Dağları aştık indik kıyıya..
Seyri- sefer eylemek güzeldir.
Aldım başımı gidiyorum. Günahlarımla, sevaplarımla.
Kısa süreli bir kendinden kaçış gibi.
Ruhum dinlenir uzun yol yolculuklarında. Karlarla kaplı ormanları, ovaları görürsünüz.
Sessiz, yollar..
Otobanda yalnız başına yolculuk.
Kader yolculuğunda yalnızsınız. Bir oyana bir bu yana savrulmazsınız. Yolun başı ve sonu bellidir.
Mesele yolculukta ruhunuzun neler hissettiğidir.
*****
Uzun yol yolculuklarında 'kader' ile dost olmayı öğrendim.
Kaderim artık yazdıklarımdı?
Eskiden, daktilonun klavyesindeki tuşlara dokunduğumda, hissederdim. Acaba ne zaman yanlış tuşa basacağım diye yüreğim hop, hop ederdi.

Her yanlış basılan tuş, yeniden başlamak demekti.
Sesine, hasret kaldım...
Şimdi bilgisayarlar var. Elimin parmakları klavyenin üzerinde durmuyordu artık. Yazı yazma ve hata yapma özgürlüğü sonsuz.

Parmaklarım, klavyenin tuşlarında dans ederken, adeta yeni bir 'beste'yeni bir eser yapar gibi hissediyorum kendimi. Sanki bir Hicaz, bir muhayyer kürdi, hüzzam eserleri okuyuşum gibi. Parmaklarımın tuşlara dokunuşlarını hissetmiyorsun bile.
Bilgisayarda, yazmanın başka bir avantajıda, aynı anda müzik dinleyebilirsin.

Bende, bu özgürlüğümü her türlü müzikte yana kullanırım.Kulaklığı takarım dinlerim, defalarca.Bazen 'Nemrutun kızı', bazen Aşık Mahsuni' den 'Merdo' su , bazen de Neşet Ertaş'ın 'ah yalan dünyası'..
Ferhat Göçer'in 'Yastayım' şarkısına bayılırım. Sözlerinde ne diyor? Yoksun yine varlığım sürünüyor. Sensizliğim bilinmiyor. Sen gittin gideli ellerim hep titriyor.Kalbim bu acıyı saklıyor.

BURAY'ın 'alaz alaz' 'bu hikaye seninle başlar' favorimler arasında yer alır.
Uzun yol yolculuğu böyledir.
Sezen Aksu ve Kayahan şarkıları favorilerim. Son zamanlar ZARA'yı dinlemeye başladım. 'Sen beni unutamazsın'!

*****

Direksiyon senin kaderin olur, şarkıları dinlemek ise tesellin olur.
En nitelikli köşe yazılarını, böyle yazıyorum, büyük bir keyif alıyorum.
Yazdıklarım yaşama ait.
Hava, toprak, su, güneş gibi.
Bazen, anılarda gizlenmiş, saklanmıştır yazdıklarım.
Bir hikaye değildir, bir roman değildir,
Bir şiir, hiç değildir.
Geçmişimde yaşayan, 'bir hikaye kahramanı' gibi, parmaklarım,klavyenin tuşlarında seyahat eder...
Her milimetre karesinde kelimelerin, cümlelerin, anıların acıları vardır, süslü,püslü ,Türkiye'nin!.

Haksızlığa, hukuksuzluğa başkaldırışları vardı!.
Bazen; keder, bazen hüzün.Her satırında, her karesinde.
Kalbinin içindeki sevgilerini sığdırırdı, bu cümlelerle. Yalakalığa, sahtekarlığa,ikiyüzlülüğe, karşıydı.
Dokundukça tuşlara, sanki 'çöllerde yalnızlığı yaşamak' gibi.
Uzun yol yolculuğu böyle bir şeydi. Yalnızlığın kaderinde zengin bir duygu metaforlarına kapılmak.

Kim bilebilir, kim anlayabilir, böyle bir duyguyu?
Ben ise;çocukluğumun siyah-beyaz filmleri gibi hatırlarım geçmişi. Dakika, dakika.Kare,kare..
Nilüfer söylüyor.. Yarınlar bizim için çok geç artık, çok geç artık sana dönmek..
Hani giderken bana demiştin ya sen. Yolcu yolunda gerek.
Yaşam dediğiniz şey sanki uzun metrajlı bir film gibi geliyor bana.
Sessizliğin, bu memleketimin.
Bodrum'dan, Didim'den, Kuşadası'ndan selam olsun..
Hava nasıl oralarda?
Üşüyormuşsun!.