Zafer Çatel yazdı.

AK Partide tartışma yeniden alevlendi..
Fitili ateşleyen isim, Emine Nur Günay..
Teşkilatın bir bölümü,TEKNİK DİREKTÖR' ün Nabi Avcı olduğunu bir kısmı da Harun Karaca'nın olduğunu düşünüyor.

Sahi yeni direktör kim? Harun KARACAN boşuna mı bayram konuşmasını yaptı. Gönderdiği mesajlar boşu boşuna mıydı?
Tartışılan konu bu.
Bir açıklansa da kurtulsak.
Noktalıyorum.

DURUŞ FARKI DÜNDAR ÜNLÜ..
Dönelim siyasete. Yerel siyasette Karacan-Emine Nur Günay-Nabi Avcı meselesi, sönmüş gibi gözüküyorsa da, müritleri bu savaşı saman altından yürüyor.
DÜNDAR siyasetin en cav cavlı zamanda partiyi teslim aldığında, parti içi 'cadı kazanı' gibiydi..
Partide egemen olan birlik vakfı, cemaatler, partinin ağa babaları, Fetöcüler adeta cirit atıyordu.
İlk önce öz AK partilileri partisiyle barıştırdı. Parti içinde gruplaşmayı önledi. Partinin kamuoyundaki entelektüel ve temiz yüzüydü. Teşkilatı canlandırdı, belediye meclis guruplarını disiplin altına aldı. Siyasi Nezaketini hiçbir zaman elden bırakmadı. Yönetiminde Parti içinde uzlaşma sağlanmıştı.
Parti içinde kayıtsız şartsız en çok sevilen isim olmuştu..
Partisini başarılara taşıdı. Genel merkezin bilgisi dahilinde ve kendisine yakılan yeşil ışık sinyali ile İl başkanlığından istifa ederek, 24 Haziran seçimlerinde Milletvekilliği için aday adayı oldu.
Kamuoyunun beklentisi ilk 3' de olacağı şeklindeydi. Aday oldu. Listede 4.sırada yer buldu. Hayal kırıklıkları yaşadı ama, küsmedi, bunu partilisine hiçbir zaman yansıtmadı. Teşkilatı ile birlikte gece gündüz çalıştı, kapı kapı dolaştı.
Çalıştı..
4.sıradayım benin yerim burası değil demedi. Yüksünmedi, küsmedi. Partinin bir kanadının ters çalışmasına rağmen umudunu hiçbir zaman yitirmedi.
Politikanın 'kader çarkları' belki onu milletvekili yapmadı ama çok iyi bir yerel politikacıyı kazandırdı.
Tekrara teklif edilen 'İl başkanlığını' etik olmaz diye kabul etmedi. Haklıdır.
AK Partide ETİK değerlere, kuruluş ilkelerine önem veren 'insanlarda' var..
Böyle yapmayıp da, dışarıdan gelen bir tezgahın içinde başrolü kabul eder gözükmesi, elbette Dündar'a yakışık kalmazdı.
Her neyse... Geldi geçti.
Emine Nur Günay'ın demeci ortalığı biraz salladı.. Dündar Ünlü için söyledikleri kabul edilebilir şeyler değil elbette.
AK partili kamu oyu Dündar ÜNLÜ' nün yanında yer almış gibi görünüyor..
Ama bir hayrı olmuş. İçini dökmüş.. Anadolu'da bir tabir vardır. Hiç emek vermeden mebus olanlar için kullanılır.
Nereden çıktı? Tombaladan!..
Demek ki; tombaladan milletvekili olunca tüm bunlar oluyor. Kendisini hala üniversitede hoca falan sanıyor. Siyasette olduğunu unutmuş! Anlaşılan.
Hüda-i Nabit'ten yetişme, politikanın basamaklarını tek tek çıkmış olan Dündar Ünlü boş durur mu? Bütün nezaketini koruyarak diplomatik cevap vermiş.
Dikkat çeken cümlelerden bir demet..
-4 yıl boyunca görev yapan yönetim kurulu hiçbir şaibeye karışmadan sadece dava şuuruyla hareket etmiş alnının akıyla görevini yerine getirmiştir.
-İl yönetimi sadece 24 Haziran seçimlerine odaklanmış görevini yerine getirirken, birileri boş durmamış seçim çalışmaları yerine il yönetiminin seçim sonrası değiştirilmesi için uygunsuz bir şekilde kulis çalışması yürütmüş ve bu çabasında da başarılı olmuştur.
-Aynı il yönetimi ve SKM 24 Haziran seçimlerinde de 4 yıl boyunca geçirdiği seçimlerdeki çalışma şuuru ve azmi ile görevini layıkıyla yerine getirmiştir.
- 24 Haziran seçimleri ile ilgili eğer bir sorun söz konusu ise, bu sorunun kaynağı il yönetimi ve il SKM mi yoksa! Liste sıkıntısından mı kaynaklandığını yaşadığımız şehirde 3-5 kişiye sorulduğunda cevabın çok net bir şekilde alınacağı aşikardır.
- Eğer 24 Haziran'da şehrimizde partimizin başarısında söz edilecekse, bu bir aylık seçim kampanyasından kaynaklanmamış 4 yılda emek emek oluşturulmuş sağlam bir teşkilat yapısı, şehirdeki olaylara hakimiyet, sorunlara çözüm odaklı yaklaşımlardan ve şehirdeki 3 CHP'li belediyeye rağmen partinin görünür kılınmasından kaynaklandığı göz ardı edilmemelidir.
-Dolayısıyla, kimsenin kendisini kerameti kendinden menkul görmesine gerek yoktur. 4 yıllık süreçte parti içinde vekiller arasında hiçbir ayrım yapılmamıştır.
-Bunun dışındaki alınganlıklar şahsi ve psikolojiktir.
-2019 Mart ayında yerel seçimlere doğru gidilirken, birlik ve beraberlikten bahsedilirken, bir yandan da sadece dava şuuru içerinde görev yapmış il yönetimini karalayıcı ve ayrıştırıcı açıklamalar yapılması meselenin ilkesel değil, şahsi olduğunun göstergesidir.
-4 yıl boyunca tüm sorumluluklarını layıkıyla ve eksiksiz yerine getirmiş il yönetimini karalamak kimsenin hakkı ve haddi değildir.'




DÜNDAR ÜNLÜ' nün dikkat çeken bu sözleri tabanda büyük destek bulmuş gözüküyor.
Ne demek istediği çok net ve açık değil mi?Tefsire de muhtaç değil şuraya veya buraya lastik gibi çekilmez..
*****
Şimdi, yerel seçimlere doğru giderken AK partide kartlar yeniden karılacak. Mesele şu. Oyunu kimler? Nasıl kuracak, teknik direktör kim olacak?
AK Partinin politik kulislerindeki gündeminde bilek güreşinde bunlar var. Öyle ya. Koskoca AK parti 2002' den beri iktidarda. Ülkeyi yönetiyor.
Dolar 6.50 TL bandında. Enflasyon % 30' lara dayanmış. Üretim çarkları durmak üzere..
Velhasıl, Ekonomik Tusunami de, İçlerinde en masum olanı Sayın; Avukat Zihni Çalışkan, cadı kazanına dönüşmüş olan AK partide işi hiç de kolay değil, gerçekten çok zor.
AK Partinin kurumsal kimliğini şimdi Sayın; Avukat Zihni Çalışkan temsil ediyor.
Bunun bilinmesinde fayda var. Bilmeyenlere lütfen anlatın!..
16 yıldan beri iktidar da olan ve metal yorgunu olan AK Partinin Eskişehir'deki kurumsal kimliğini taşımak. Bu cenahta hem nazik, hem de nezaket sahibi olmak!..
Ne diyelim Allah! Kolaylık versin.
Öz AK Partililer ve tabanı gerçekleri biliyor..

Günün sözü..
Leonard Cohen'in dediği gibi 'Herkes biliyor, geminin su aldığını. Herkes biliyor, zarların hileli olduğunu. Herkes biliyor, kaptanın yalan söylediğini.'
Ama susuyorlar!