25 Ekim 2002 tarihinde ‘Seçim Arenası’ programının moderatörlüğünü Uğur Dündar yapıyor. Konuklarından biri AKP genel başkanı Recep Tayyip Erdoğan. Tayyip Erdoğan’ın, programındaki vaatleri ve eleştirileri tekrar gündeme geldi. Aradan geçen 23 yılda vaatler unutulurken, eleştirilen hususlar ise adeta normalleşti.
AKP genel başkanı neler söylemiş; “Dolaştığım vilayetlerde ben vatandaşımın, köylümün, çiftçimin halini gördüm. Memur ağlıyor, üniversiteyi bitirmiş gençler ağlıyor, iş bulamıyor. Tüm bu gerçekler, ülkenin önünde dururken, öbür tarafta 3-5 kişinin saltanatı için biz buna göz yumamayız. Yasal düzenlemeler neyi gerektiriyorsa bunları da yaparak, onların mal varlıklarına varacak şekilde üzerine gideriz. Siyasetçi iş dünyası ilişkilerinde kesinlikle şeffaflaşmaktan yanayız. Bütün ihaleler, bunlar şeffaf hale getirilecek. Bakın biz partimizin hesabına varıncaya kadar çok dikkat ediyoruz.”
3-5 KİŞİNİN SALTANATI İÇİN GÖZ YUMAMAYIZ’
Erdoğan 25 Ekim 2002’de katıldığı programda şunları söylemişti:
GERÇEKLER…
EN ÇOK ÖZELLEŞTİRME YAPAN İKTİDAR
Erdoğan, “Yerli ve milli değerleri egemen kılarak hareket etmeyi planlıyoruz. Bizim muhafazakârlıktaki genel çerçevemiz demokratlık, çağdaşlık, yenilikçi anlayış ve dünyaya açık olmak aynı zamanda” diye konuşmuştu. Yerli değerlerden bahseden AKP’nin iktidara geldiği 2002’den bu yana 268 kuruluşta kamu payı kalmadı, özelleştirme her yanı sardı. Öte yandan son 20 yılda Türkiye demokrasi ve hukuk devletinin en çok gerilediği ülkelerden biri oldu.
İhaleler şeffaflaşacaktı.
‘DİNAMİK AİLE’DEN ESER KALMADI
Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçim öncesi 2002’de “Muhafazakârlık anlayışı içerisinde aileyi dinamik ve sağlam tutmayı ve bunun etrafında gelişen bir Türkiye’yi amaçlıyoruz” demişti.
Şimdi aileler can çekişiyor. Aile yılında
Bir zamanlar çay simit hesabı yapıyorduk. Şimdi yapamaz olduk. Zira çay simit hesabını yapılan dönemlerden daha kötü durumdayız.
Şimdi serpme kahvaltı var. Serpe serpe yiyorlar.. Manda kaymağı, kestane balı, sütü, eksik değil.
AKP İzmir milletvekili Şebnem Bursalı bayram tatilinde Monako’ da ıstakoz yiyip sosyal medyadan paylaşmıştı. AKP Manisa milletvekili gurup başkan vekili Bahadır Yenişehirli oğlu kolunda 585 bin liralık rolex saati ile arkadaşları ile birlikte selfi çekerek sosyal medyadan paylaşmıştı.
Ekonomiden sorumlu Zafer Çağlayanın bakanlık yaptığı dönemde rüşvet iddiaları ile gündeme gelmişti.
Türkiye’yi sarsan yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasında şok ayrıntılar o dönemde yer almıştı. Soruşturma kapsamında altın kaçakçısı olduğu iddia edilen Reza Zarrab’ ın Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan’a rüşvet olarak 300.000 Frank (Yaklaşık 700 Bin TL) değerinde Patek Philippe 5101G marka bir saat da hediye ettiği öne sürüldü.
Teknik takibe takılan konuşmalar patlayınca, bu olaydan sonra bakanlığı elden gitmişti.
DALKAVUK
Bilirsiniz 'Dalkavukluk' en eski mesleklerdendir. Zamanın birinde bir Hükümdar, dalkavuk seçimine bizzat katılmış. Kendi dalkavuğunu kendi seçmek istemiş. İlk adaya sormuş:
-Sen dalkavuk musun?
-Evet efendim.
-Hiç de dalkavuğa benzemiyorsun?
-Olur mu efendim? Deyip referanslarını sıralamış. Hükümdar biraz düşünüp ona yol vermiş.
Bu şekilde epey elemeden sonra yine biri huzura alınmış:
-Sen dalkavuk musun? demiş Hükümdar.
-Dalkavuğum sultanım, demiş.
-Hiç de dalkavuğa benzemiyorsun?
-Haklısınız efendim; pek dalkavuğa benzemem.
-Sanki biraz benziyorsun?
- Evet sultanım, biraz benzerim.
Bu meyanda sorular ve cevaplardan sonra Hükümdar:
-Geri kalanlarla görüşmeye gerek yok. Ben dalkavuğumu buldum, demiş.