Sahtekârlık meslek haline gelmiş. Yiyeceklerden, içeceklerden tutunda gıdalara, teksti hazır giyim ve diğer sınai ürünlerine kadar geniş bir yelpazeye kadar bu ürünler var.

Şampuanlardan, güzellik malzemelerine kadar.

Her malın bir sahtesi var.

Sahtekârlık yaşam biçimi olmuş. Dinbazlardan tutunda, akademiye kadar bile titan gibi zincir oluşturmuş.

Ticaretten tutunda fenomenlere kadar, zincirleme etki.

SİTEM SAHTEKÂRLIK ÜRETİYOR

Siyasette de sahtekârlık almış başını gidiyor. Âdeta siyasetimizin fıtratında da sahtekârlık var. Sistem sahtekârlık üretiyor. Bu günün sorunu değil.

Bu günlerde gün yüzüne çıktı. Geçmişin arşivine bir bakın. Sülün Osman’a rastlarsınız Bu memlekette galata köprüsünü satan adam..

Sonrasından sertifikalı dönem. Özal dönemi..O da köprüyü satan sülün Osman’dan esinlenmiş Demirel’in yaptığı boğaz içi köprüsünün gelirlerini peşin satmıştı.

PATLADI GİTTİ

Son seans diploma skandalı. Bilinmeyen bir şey değil ki?

Bu işin örgütlü bir biçimde yapan uzmanları yetiştiren hiç şüphesiz FETÖ örgütü idi.

HABER ŞÖYLE

Türkiye’de sahte e-imzayla diploma, not ve unvan bilgileri değiştirilen dev bir sahtecilik ağı ortaya çıkarıldı. Aralarında Abdülhamit’in torununun da bulunduğu 70’ten fazla kişi sahte mezun gösterildi. Yaklaşık 400 kişi profesör ve doçent yapıldı. Akademisyenler isimleri açıklanmadı. Sahte mezuniyet alan 70'den fazla kişinin listesi ortaya çıktı.

Türkiye’de dijital sahtecilik yoluyla kamusal yetkilere sızan organize bir yapı ortaya çıkarıldı. Aralarında akademik unvanların da bulunduğu yüzlerce sahte belge, e-imza kullanılarak sistemlere işlendi.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın hazırladığı iddianameye göre, sahte kimlik ve belgelerle e-imza üreten bir yapı, Türkiye’nin farklı illerinde üniversite sistemlerine ve kamu kurumlarının dijital altyapılarına yetkisiz şekilde girdi. Mezuniyet kayıtları, diploma bilgileri ve not ortalamaları manipüle edilerek yüzlerce kişiye akademik ve mesleki avantaj sağlandı.

DİPLOMA BORSASI KURULMUŞ..

Soruşturmada hukukçudan öğretmene, gıda mühendisinden eczacıya kadar birçok kişinin sahte diplomayla akademik ya da kamu statüsü elde ettiği belirlendi. Skandalın boyutu giderek büyürken, yaklaşık 400 kişinin profesör ve doçent unvanı aldığı ortaya çıktı. Bu Akademisyenlerin isimleri hala açıklanmadı.

Sadece doçent olmak isteyen bir şahsın, sahteciliği açıklandı.

Eylül 2024’te Halk TV’de yayınlanan Kayda Geçsin ilk kez gündeme gelen skandala dair sessizliğini 'şimdi' bozan YÖK Başkanı Erol Özvar, kamuoyuna şu açıklamayı yapmıştı.

“Çok ciddi bir hadise. İki koldan soruşturma yapacağız. Hem biz hem de ilgili üniversiteler ayrı ayrı soruşturma yürüteceğiz. Dün itibarıyla ilgili üniversitelere gerekli işlemlerin başlatılması noktasında yazı gönderdik. Sahte diplomanın önüne geçmek ve cezai yaptırımları artırmak için yasal düzenlemeye ihtiyaç var.”

OLMAZ DEMEYİN BURASI TÜRKİYE?

İddianamenin detaylarına göre, şüphelilerin sahte mezuniyet belgeleri, not değişiklikleri, usulsüz e-imza üretimi ve sistemlere yetkisiz erişim yoluyla kamu kurumlarında unvan ve statü kazanmaya çalıştıkları tespit edilmiş. Not ortalamasını 1.29’dan 3.29’a çıkarmak, başkası adına e-imza üretmek, kayıtlı olmayan kişileri mezun gibi göstermek ve resmi görevler için sahte diplomatik belge düzenlemek gibi birçok ağır fiiller yer almış. Gazetelerde çarşaf çarşaf sahte diploma alanların isimleri yayımlandı..! Aralarında Abdülhamit’in torunu da var.

DİPLOMA SEKTÖRÜ

Sahte diploma skandalı devam ederek büyüyor. Yalnızca diploma değil; sahte hâkim, savcı, asker kimlikleri ve sağlık raporları da düzenlediklerini itiraf etmişler.

Para karşılığı sahte diploma düzenleme skandalı son günlerde patlak verdi. Öyle ki, parasını ödeyip sahte diplomayı alamayanlar, internet üzerinden “kandırıldık” diyerek şikâyette bulunur hale geldiler.

Cumhuriyet gazetesinden de haberleştiren isimde BATUHAN SERİM’ in çete üyesi ile yapığı bir haber var.

En çok talep edilen kurumlar arasında ilk sıralarda Anadolu Üniversitesi var.. Bahçe şehir ve İstanbul üniversiteleri var diğerleri de var..

Çete üyesi, sistemden doğrulama yapılabildiğini iddia ediyor...

İsmini gizli tutan çete üyesi, diplomanın ötesine geçen bir sahtecilik ağını anlattı. Yedi yıldır bu işin içinde olduğunu belirten çete üyesi, sadece diploma değil; sahte hâkim, savcı, asker ve polis kimlikleri, basın kartı hatta hamilelik belgeleri, ultrason raporları ve engelli sağlık raporları hazırladıklarını söylemiş..

HER ŞEY ‘TERFİ, EGO, STATÜ İÇİN...’

ÇETE ÜYESİ ANLATIYOR;

“Genelde 23 ile 48 yaş arasındaki kişiler bize talepte bulunuyor. Yani aktif iş hayatının içindeki insanlar... Kimi terfi etmek istiyor, kimi statü için, kimisi ise ego tatmini için bu yola başvuruyor”

Sahte belgelerin hangi okullardan düzenlendiğini’ de anlatıyor.

Anadolu Üniversitesi en çok talep edilen ve yoğun kurummuş.

Sonra Bahçeşehir Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi ve Yıldız Teknik Üniversitesi var..

Buzdağının görünen kısmı bu. Birde görünmeyen tarafı var.

Kısacası bütün üniversitelerin sahte diplomaları var. Bizim ilk göz ağrımız.. Ama beni yaralayan Anadolu üniversitenin adının geçmesi..

Hey gidi günler hey.. Yılmaz hoca’ nın önderliğinde, çoraklaşmış bu topraklarda, Bozkırın ortasında ışıklar saçan rektörlük döneminde aydınlanmanın çağını atlatan Anadolu üniversitesi, her geçen gün bilim yuvası yerini, yavaş yavaş irtifa kaybettiriliyor. Bilerek, itibarsızlaştırılıyor.

Bu kadarda değil. Her şey AKP döneminde başladı ve kâğıt parçası haline getirilen diplomalara sahip olmak için neler yapılmış?

Şaşırdık mı? Elbette hayır. Allah’ tan bileğimizin hakkıyla okuyup ona sahip olanlar var ya. Onlar dimdik ayakta..

Diploma merakı olanlar nedense hep bu muhafazakar ve milliyetçi geçinenler arasından çıkıyor..

C:\Users\Zafer\AppData\Local\Temp\{C298A2B9-A744-499F-9C6D-EEFF4BFC770F}.tmp

RESMİ GÖRÜNÜME SAHİP

Aklıma geldi. Halk arasında doğan görünümlü şahin sözü vardır ya. Bu diplomalarda resmi görünümlü sahte diplomalar.

Diplomaların tarifesi de var… Bastın mı parayı alıyorsun. Diplomanın türüne göre. “Lisans diploması 50 bin TL, ön lisans 40 bin TL, lise diploması 25 bin TL, ilköğretim ise 15 bin TL” mış.

5 günde diploma..

Sistemden de resmi doğrulama yapılabiliyormuş. Hazırlanması ve teslim edilmesi 5 günü geçmiyormuş. Adam kendisine o kadar güveniyor ki; “Yasalarla başınızı derde sokma ihtimali sizi korkutmuyor mu” sorusuna verdiği yanıt çok ilginç…

“Öncelikle, bizden diploma alan birisinin bizi ihbar etme olasılığı yok.

Aklıma seçim öncesi adayların kendi özgeçmişleri geldi. Bu iş AKP’ nin FETÖCÜ’ lerle birlikte iş birliği yaptığı dönemlerde çaktırmadan başladı.

Fetö borsası boşuna mı kuruldu?

AKP’ den belediye başkan adaylarına bir baktım hepsi maşallah 5 günde mezun olmuşlar. Aklıma 2.MC dönemi geldi. 20 günde eğitim enstitülerinden mezun olup öğretmenler bile olmuştu. MHP’ den aldıkları bizdendir yazısı çok işe yaramıştı.

Bazıları hariç!

Onlar hem milli hem de yerliydi. Sonra çıkıp Enflasyon niye böyle diye hayıflanıyoruz değil mi?

Günün hicvi

Ne günlere kaldık ey gazi hünkâr;

Katır mühürdar oldu, eşek defterdar..

Ziya paşa..