Klavyenin başındayım. Günlük yazılarımdan birini yazıyorum…
Haftada 6 gün…
Artık beni de bunaltmaya başladı..
Promosyon savaşları başladı…Müjde buymuş..
Emeklilere promosyon müjdesi..
Bir bankadan öbür bankaya. açık arttırmaya döndü..
Yok mu arttıran..
Habere bak. Emeklileryılı, aile yılı birde promosyon mevsimi var..
Yani emekliye zam yok, promosyon var. O da zorla değil. Bankaların keyfine kalmış. Bir parmak bal çalmak istiyorlar.
Emeklilere Temmuz ayından beri bu numarayı çekiyorlar. Aralarındaki rekabet hızlanmış durumda. Emekli, bu numaraları yemiyor artık.
Seyyanen verilmesi düşünülen ücret artışlarının üzerine bir bardak su için.Seyyanen verilmesi düşünen katkıyı çözemedikleri için bunu bankaların sırtına yüklemek istiyorlar.
emeklilere ölümü gösterip sıtmaya razı ediyorlar..
Sandığa giderken emekli çok öfkeliydi.
31 Martta bunu gösterdi?
Vaatlerinde bütün belediye başkanları emekliye takviye yapacaktı…
Nasıl yapacak? Neyle yapacak bu belli değil.Her şey kazanmak için kurgulanmış.
Erdoğan’a artıkkimse güven duymuyor.
AKP bunu bilerek görmezden geliyor.
Yalan dolanla milleti kandırsalar da, yaptıkları artık vicdanlara sığmıyor..
Emeklinin köküne zarar veriyorlar.
İktidar bunu anlamıyor.
GOOGLE AMCA
Modern dünyamıza artık propaganda teknikleri çok değişti. Kim ne zaman ne söylemiş, anında “Google” amca yanıtlıyor.
Bizlere büyük kolaylık.
2019’ dan itibaren 2023’ e kaar ne vaatler verilmiş. Lansmanlarında hangi projeler 5 yıl içinde yapılacakmış. Sonra hangi projelerin ne kadarı yapılmış mı yapılmamış mı?
Akıbetleri ne olmuş. Neden olmuş?
Hepsini dökülüyor. Yazıcın varsa!
Yalanlar ortaya bir çıkıyor ama, adayların mal varlıkları nedense açıklanamıyor..
Açıklayın şu mal varlıklarınızı şeffaflık adına! Korkmayın, merak etmeyin. Kimse size neren buldunuz diye sormuyor nasıl olsa..
Demokrasim dediniz..
Demokrasi bir trendir.isteğiminiz durakta inerseniz. Buna muhafazakâr demokrasi denir. Hani dar paça pantolon dar gömlek.. İşinize gelirse..
Yeter ki, Mısırda ki en büyük dedemden miras kaldı demeyin.
NİTELİKSİZ BİR POLİTİK YAPIMIZ VAR MAALESEF..
TV deki söyleşileri izliyorum. Vallahi tadı tuzu kalmamış. Her gün bir kadın cinayeti, bir yolsuzluk haberi olmasın..
Adayları cilalatama programları düzenleniyor. Bir tür halkla ilişkiler… Adına “gazetecilik” diyoruz. Gazeteciliğin temel anlayışını ve anlamlı farklarını ilmiyoruz..
Parlatalım beyler ayna gibi olsun. Bu repliği hatırlarsınız belki.
Görüyoruz.
Cep telefonlarından İBAN’ larına bakıyorlar. Dönem X hesaplarından atılan iki cümlelik mesajlar.Adı gazetecilik oluyor.
Kısacası parayı veren düdüğü çalıyor.
HER ŞEY PARA İÇİN?
Hey hey ..Yinede hey hey..
Bu programların büyük bir bölümü paralı. İktidarda olan parti varsa yağmur gibi reklam alıyorlar. Veya sponsor programlar yapılıyor..
TRT halktan kesilen paralarla konfor içinde yaşarlarken, yerel özel TV’ ler ise, ay sonunu kazasız belasız nasıl getireceklerini, uydu kiralarını, çalışanların ücretlerini nasıl ödeyeceğiz diye kara kara düşünüyorlar.
NEDENSE;
Türkiye’de 81 vilayet var. Konuşulan hep İstanbul ve İlçeleri..
Diğer büyük şehir belediyeleri? Ara sıra ismini geçiriyorlar.
Billboardlar bakıyoruz. Kandiliniz kutlu olsun mesajları.. Görsel reklamlar.. Sanki pop yıldızı veya artistik pozlar. Eskiden bunlar yoktu. Tabii siyaset vardı. Yüz yüze.
MONOLOLOGLAR TEK TARAFLI..
Ekranlarda izliyoruz. Siyasiler yüz tüze tartışmıyorlar..
Politika ise alternatif üremektir. Maalesef siyaset kurumları kısır çekişmelerle vakit geçiriyorlar..
Ekranlardaki eski politikacılar ise tartışmalarda bol bol demagoji yaparak gündem oluşturmaya çalışıyorlar..
Maalesef siyasetimiz, karpuz gibi ikiye bölünmüş durumda..
Polemiklerden başka Malzemeleri yok. İçinde akıl danesi diyebileceğimiz bir kaç tane çözüm öneren siyasetçi var..
Diğerlerinde ise papağan gibi aynı söylemler!..
Aynı tas aynı hamam..
Meydan mitinglerini sadece CHP yapıyor. Adı da Türkiye ittifakı. Ortak değerimiz CUMHURİYET ÇATISI... Sıcak iletişim.
Bunu en iyi CHP lideri Özgül ÖZEL yapıyor.
Gündemi takip ediyor. Diğerleriniletişim dili çok soğuk. Bahçeli’ nin ne demek istediğini anlayan beri gelsin.
Bir oyana ,bir buyana..
Kuralları belli olan bir kuralsızlık hakim..
Neden? Açık tartışma programları yok sorusunun gizemi burada. Liderler istiyorlar ki, bize verdiğimiz çerçeve içinde sorular sorulsun.
Yani sahibinin sesi olsunlar..
Sipariş.
Gerçeği yansıtmayan sorular ve cevaplar. Angara’dan abim geldi.
Hoj geldi, beyav..
BAŞARI HİKAYELERİ..
KAZIM KURT başarı hikâyesini anlatıyor aslında.
Nasıl anlatıyor?
Yaptığı eserlerle.
Her gün muhteşem bir sosyal tesis açıyor.
Eser belediyeciliği.. Eser belediyeciliğini Kazım KURT yapıyor ve bütün projeleri gerçekleştiriyor..
Gerçekten başardığı Odunpazarını niteliksel olarak değişime uğratmış.
Tabii çok büyük bir ilçe. Kaynakları kıt. Buna rağmenbarcu sıfırlamış durumda..
Odunpazarı Eskişehir’in en büyük bir ilçesi. Kaynakları kıt. Buna rağmen başarı hikâyesi yazmış
Matematiksel analiz yapıyorum… Hani en başarılı belediye kim diye?
Bütün veriler de Odunpazarı en başarılı belediye olarak çıkıyor. Bunu anketlerde de görüyoruz..
ÖLÇÜMLEMELER NASIL DEĞERLENDİRİLDİ?
Son beş yıldaki yıllar itibarıyla bütçeler. Gerçekleşme oranı.% 80 lerde.
Gerçekleşen fiziki yatırımlar. Bu yatırımların reel değerleri. Bunları performans programlarında görüyoruz.. İnsan kaynaklarının etkin kullanıp kullanılmadığı. Diğer sermaye yatırım mallarının işlevleri ve verimliliği… Seçim dönemlerinde verilen sözlerin gerçekleşme oranları.
Bütçe hedefleri, borçlanması, borçlanma maliyetleri ve bütçeye oranları. Nakit akım tablosu ve hedefler.
Yeni nesil belediyecilik VİZYONU… Şimdide dijital devrim yapıyor.
“BU SADECE TEKNİK BİR BAŞARI DEĞİL”
Başkan Kurt konuşmasında; “Bugün burada sadece bir yazılım tanıtmıyoruz; bir kararın arkasında duruyoruz. Bu defa geç kalmayacağız. Geçmişte çok şey ıskalandı, ama biz bu alışkanlığı bozmak için buradayız. Teknoloji bizim için vitrin süsü değil, kamucu bir aklın aracı ve mali disiplinin en güçlü destekçisidir. CEOR ’u dışarıdan satın almadık; kendi personelimizle, kendi vizyonumuzla geliştirdik. Bu, sadece teknik bir başarı değil; aynı zamanda bir bağımsızlık bildirgesidir.”
“CHP’Lİ BELEDİYELER BASKI ALTINDA”
Kazım Kurt, konuşmasında CHP’li belediyelerin bugün açık bir baskı altında olduğuna da dikkat çekti: “Kaynaklarımız kısıtlanıyor, projelerimiz engelleniyor, başkanlarımız yargı sopasıyla tehdit ediliyor. Ama biz biliyoruz ki bu saldırılar bugüne değil, geleceğe yöneliktir. Biz günü kurtarmak için değil, yarını inşa etmek için çalışıyoruz. Bu treni beklemiyoruz, bu treni biz sürüyoruz.”
Boşuna halkçı başkan dememişler…
Günün sözü;
Koyunlardan oluşan bir millet kurtlardan oluşan hükümet doğurur.
Edward R.NURROW.