TÜİK’in aylık enflasyonu ENAG’ı geçti. TÜİK’e göre Şubat’ta aylık enflasyon yüzde 4,53 ve yıllık enflasyon yüzde 67,07 oldu. ENAG ise Şubat ayı enflasyonunu yüzde 4,32 olarak açıkladı.
Erdoğan, emeklilerin yaşadığı ekonomik sıkıntıları anlayışla karşıladığını ve hükümet olarak çözüm odaklı adımlar atmaya devam edeceklerini belirtti.
Neymiş bu çözümler?
Yok!
Bunu vatandaş mı yaptı? Sanki enflasyonu vatandaş yapmış, suçlu vatandaşmış gibi yapmaları yok mu?
Ey! AKP Genel Başkanı Erdoğan, siz yaptınız… Ben neye benzetiyorum biliyor musunuz?
Dondurmacı gibi davranıyor.
Maraş dondurmacıların klasik numaraları vardır. Elinde bir tane çelik kepçe var. Buzdolabında kutusuna daldırıyor kepçenin ucunda dondurma. Havada birkaç figür yapıyor. Sonra iç içe geçmiş külahları öbür avucunda. Büyük bir ustalıkla dondurmayı külahın üzerine konduruyor. Dondurma sakızlı. Sonra onu külahı ile birlikte evire çevire size takdim ediyor gibi yapıyor. Sizde tam elinize alacakken yukarı çekiyor. Külahı sizde kalıyor.
Külah içinde külah var.
Dondurmacılık yüksek okulunda şov derslerinde öğretilen basit bir numara…
Vatandaş ne duruma düştüğünün farkında bile değil. Onu eğlence zannediyor.
Bu numarayı herkes yer…
Neden?
Çünkü herkes, mübarek diliyle dondurmanın çevresinde tavaf ederek yalamak ister…
Yalamak deyimi buradan çıktığı rivayet ediliyor.
Bunu yapanlara ne denir?
Aylığı ve durumu iyi olan imtiyazlı emeklilerden bahsetmiyorum. Bahsettiğim hakları çatır çatır yenilen ve kök aylığına mahkûm edilen emeklilerden bahsediyorum.
Hakları o kadar yenilmiş ki. Her gün yüzlerce şikâyet alıyorum. Durum gerçekten vahim. Erdoğan para yok demiş…
Veremeyiz demiş.
Çünkü hazine tamtakır da ondan…
Söylediğimiz şu. Yalnızca tabandan aylık alanlara yapılacak bir seyyanen iyileştirme…
Sürekli şu kadar zam yaptık diye propaganda yapmayın. Çünkü zam diye sunduğunuz aslında bir önceki enflasyon farkları...
Ayıp.
Yalanları istatiksel rakamlarla söylemeyin artık. Çünkü kimse inanmıyor.
SANAL AK BELEDİYECİLİK…
Nebi Hatipoğlu’nun, Lansman toplantısını TV’den izledim.
Geçmişteki repliklerin yeni bir versiyonu…
Bizim bilemediğimiz, yazılı olmayan SANAL bir AK BELEDİYECİLİK mi var da biz mi bilmiyoruz?
Hani deyim yerindeyse kitabını yazmış biri olarak vallahi merak ediyordum!
AK Belediyecilik yeni bir tez mi?
Ne memem bir şey.
Elle tutuluyor mu, gözle görülüyor mu?
Sapla saman birbirine karışmış…
Hizmet mi?
Zaten kanunlar belirlemiş…
Eee farkı ne?
Sadece selamın aleyküm demek mi? İnşallah demek mi? Yoksa hamasi nutuklar çekerek yapılmayan işleri yapmış gibi göstermek mi?
Sahi nedir?
Proje üzerinden anlatında bir bilelim. Toplam maliyeti ve yüklenilecek vergileri bilelim…
Cahil kalmayalım, köşemizden yazalım.
AK BELEDİYECİLİKLE TANIŞACAK.
2019’ da AKP’li bakan Nabi Avcı diyordu ki; 'Eskişehir'in büyükşehir dâhil olmak üzere tüm belediyelerin AK Belediyecilikle tanışması beklentisi var!
Türk dünyası kaynakları seçimlerde akıtıldı ama başarılı olmadı!
Çünkü siyaseti bilmiyorlardı. Bilenlerde saf dışı bırakılmıştı.
*****
3-5 sokaktan teşekkül olmuş adına da biraz zorunlu olarak ilçe dedikleri Sarıcakaya, İnönü, Sivrihisar, Mihalgazi, Çifteler Cumhur ittifakı, Beylikova, Günyüzü’nü AK Parti kazanmış.
Yani buraları AK Parti belediyecilikle tanışmış.
Tanışmış da ne olmuş?
Toplasan bir mahalle bile etmez.
Zengin mi oldular. Her yer park mı oldu. Yollar asfalt mı oldu, değişen ne oldu.
Nasıl bir farkındalık yaratmış?
Değişen ne?
Söyleyen diller, sadece İnşallah, maşallah!
Yoksa yapacağız, edeceğiz ile siyaset olmuyor… Millet yavaş yavaş narkozdan uyanacak.
İşte o zaman yandı gülüm keten helva… Kimi? 'kekeleyeceksiniz' o zaman!
8 MART DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ KUTLU OLSUN!
KADIN VE ERKEK EŞİTLİĞİ…
İlk mücadelenin verildiği Amerikan’ın New York kenti..
8 Mart 1857…
Tekstil sektöründe çalışan yüzlerce kadının düşük ücretlerini, uzun çalışma saatlerini ve insanlık dışı çalışma koşullarını protesto etmek için grevler yapması dikkate değer…
Bu eylemlerde 129 kadın öldü…
8 Mart, kadın hakları açısından bugünlere nasıl gelindiğinin hatırlanmasını sağlayan özel bir gündür. Dünya genelinde kadın hakları alanında son yıllarda olumlu gelişmeler sağlansa bile, kadınlar açısından birçok sorun hala çözülebilmiş değildir.
Dünyadaki en yoksul insanların büyük bir çoğunluğu hala (%70’i) kadındır. Dünyadaki eğitim almamış insanların büyük çoğunluğu (2/3’si) yine kadınlardır. Kadınlar bugün ülkemizde de erkeklere göre %25-50 oranında daha az ücretle çalıştırılmaktadırlar. Dünya Kadınlar Günü, ülkemiz için de kadın haklarının kazanılması, iyileştirilmesi için konunun gündeme gelmesi açısından önemli bir gündür.
Kadın yaşamının en önemli bir varlığıdır. Oryantalist toplumlarda en çok acıyı çeken onlardır.
Çünkü ekonomik olarak en çok ezilen ve sömürülen onlardır. Kadına bırakın değer verenleri öyle olaylarla karşılaşıyorsunuz ki, inanması çok zor ama hayvanlar bile masum kalır onların yanında…
Böyle bir problem var. Problem nereden kaynaklanıyor?
Şunu yapıyoruz. Hamasi nutuklar eşliğinde gün kutluyoruz. Gerçekleri konuşmuyoruz. Bir de kadınların, her mikrofona gelen konuşmacıyı alkışlaması yok mu?
Ne yapsın? Okuyacak ve kendi öz benliğine kavuşacak. Zor bir yol. Eğer eşlerini sosyal sponsor olarak görüp, onu finans merkezi olarak görürse bir arpa boyu yol alamazlar.
Anma, günlere hapsedilemez. Kadın erkek ayırımından daha ziyade konuya insan olarak bakmak gerekmiyor mu?
Emekçiler laflara değil icraata bakın. İstanbul sözleşmesini kim İptal etti? Asıl mesele orada..
